Yazan Muammer KARABULUT
Küresel haydutlar DSÖ aracılığı ile planladıkları salgını, başımıza silah dayayarak, malın mı canın mı sorusunu sorarak yaptılar.
Soygunun ani ölümlerinin gösterildiği film platosu Çin’in Wuhan kentinde kuruldu. Senaryo gereği hazırlanan salgın görüntülerinde, virüs enfeksiyonundan dolayı ölümler 100 milyonları bulacaktı. Böylelikle filmin fragmanında ilk önce ölümü gösterdiler. Her şeyimizden vazgeçtik. Ne dedilerse yaptık. Aklımızı kontrol etmeye başladılar.
Soygunun en büyük aracı, DSÖ’nün kabul ettiği, CDC'de bulaşıcılığı izlemek için, “altın standarttı” var dediği RT-PCR tanı testi oldu. Büyük soygunun PCR test sonuncu ise Rus ruleti gibiydi.
Soygunun akıl tutulmasını, Covid-19’da asemptomatik (*) enfeksiyon gerçektir, yalanı ile sağladılar. PCR test sonucu negatif çıkanlar da kendine virüsün her an bulaştığına veya bulaşacağına inandı. Hapşırmak, öksürmek, burun akıntısı ve hatta ağzını açmak bile tehlikeli eylemler arasına girdi.
Soygunun sonu yani Covid-19’dan ölümden kurtuluş yolunu da, bir aşı hazır oluncaya ve herkese enjekte edilene kadar, bilinen hiçbir çaresi yok diye gösterdiler.
Tüm hazırlıkları teknolojik sıvı olan mRNA’yı piyasaya sürmek ve insan vücuduna hakim olmak yani zehirlemekti. Ama insanların büyük çoğunluğu, üstelik mRNA sıvıları için, “Alman ürünü daha güvenli” diyerek kollarını uzattı.
Sonunda küresel haydutlar yarattıkları dijital virüsün neden olduğu sanal salgın ile insanları koruma algısını yükselttiler. Hedeflerinde, canımızı ve milyonlarca yılda oluşan tüm insani değerlerimizi çalmak vardı.
Ve soygun hala bütün hızı ile devam ediyor.
(*) Asemptomatik; bir hasta hastalık mikrobunun taşıyıcısıysa ya da hastalıkla ilgili belirtiler göstermiyorsa, asemptomatik hastalık anlamına gelir.
4/4 lük olmuş