İZMİR’İN SELANİK’LE OLAN KARDEŞ ŞEHİR ANLAŞMASI NEDEN İPTAL EDİLDİ?
Türkiye’nin işgal planı Fener Rum Kilisesi tarafından mı yapılıyor!
Yazan Muammer KARABULUT
İzmir’in dağlarında yeniden çiçekler açacaksa, Türk Milletine ve özellikle de Tarkan’ın konseri izleyen milyonlarca İzmirliye yeni bir görev düşüyor!
Bunun için o konserde harcadığınız zamanının, %1’i kadar zaman ayırmanız yeterli
Şöyle ki; eğer bugün adalarda gördüğümüz Yunan işgalinin kimler tarafından organize edildiğini görmek ve suçluların izini bulmak istiyorsak, bunda da samimiysek ilk önce bakacağımız yer Fener Rum Kilisesi olmalıdır.
Bu bağlamda 9 Eylül 2022’de, İzmir’in Yunan işgalinden kurtuluşunun 100. Yıldönümünde yeniden gündeme gelen bu işgal nasıl ilerliyor ona bakalım.
YUNANLILAR 84 YIL SONRA YİNE İZMİR’DE!!!
İzmir’de, en son Yunan işgali döneminde yapılan, “denizden haç çıkartma” töreni, İzmir’in Yunanistan Konsolosu George KATAPODİS’in siyasi girişimi ile 84 yıl aradan sonra 6 Ocak 2006 günü, üstelik yasal izin alınmadan Kordon’da yapıldı.
Ancak, kamuoyu bilinçli olarak yanıltılarak, izin alındı intibası yaratıldı. Zanlılar, yetkili makamlara teşekkür etti ve Türk halkının bayramlarını da kutlayarak, İzmir’de dalgalarını geçtiler.
İzmir Yunanistan Konsolosu 4 Ocak 2006 tarihinde, İzmir Valiliğine yaptığı müracaatında yalnızca, “İzmir Yunan Ortodoks Kilisesinde”, -doğrusu Flemenk Kilisesi-Midilli adasından gelen papazlar ile yapılacak dini tören için izin değil yalnızca güvenlik talebinde bulundu.
Bu arada Midilli İle Bergama 4 Şubat 1988 tarihinden itibaremn kardeş şehirdir! Yine Bergama’da Fener Rum Kilisesinin yaptığı yasa dışı ayini kimlerin, nasıl yaptığının en önemli tanığı bugünlerde her şeyi açıklayan AKP eski Balıkesir Milletvekili Turhan ÇÖMEZ’dir. Kendisinin dönemin Başbakanı R. Tayyip ERDOĞAN nezdinde yürüttüğü iptal gayretleri yeterli olmamıştır. O da dönemin İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU’ya 10 soruluk soru önergesi vermiştir.
Kardeş şehrin ne iş yaradığını gördükten sonra devam edelim, Yunan konsolosu dilekçesinde Flemenk Kilisesini, İzmir Ortodoks Kilisesi yapmıştır. Resmi makamlar ise bu anlamlı “yanlışı”, dilekçe üzerinde adres belli olsun diye düzeltti ve Flemenk Kilisesi yaptı. Doğru olan dilekçenin işlem yapılmadan iade edilmesiydi. Yunan konsolosu haç atma töreni ile ilgili olarak resmi makamlara bilgi verme gereği bile duymadı. Eylemin yapılacağı yer olarak da, İzmir Yunanistan Konsolosluğunun tam karşısı seçildi... Hedefleri, Hristiyan Ortodoks inançları değil, önlerine yeniden konulan ve 84 yıl önce ayrılmak zorunda kaldıkları Ege bölgesiydi…
Ve sonra, siyasi ayin yapma ile denizden haç çıkartma geleneksel hale geldi. (bkz) Fener Rum Kilisesi durmadı, 29 Ağustos 2016 tarihinde yani 94 yıl sonra Yunan asıllı Bartholomeos Samaras’ı “İzmir Metropoliti” olarak atadı! Hiç kimse ses çıkartmadığı için, 30 Ağustos’da haber oldu!.. Yine anlamdık! Hürriyet’teki habere göre, Patrikhane, İzmir’e yeni metropolitin atanmasını son derece önemli ve tarihi bir olay olarak değerlendirdi. Atina’da İzmirli Rumların kurduğu dernekler de bu atamadan duydukları memnuniyeti dile getirdiler.(bkz) Fener Rum Kilisesi Başpapazı Bartholomeos'da sonuda İzmir'e gelerek Aziz Vukolos Kilisesi'nde ayin yönetti.(bkz)
İzmir’de yaşanan bu hadise, ne yazık ki Türkiye’nin içinde bulunduğu çıkmazın en büyük ifadesi olarak karşımıza geldi. Hem de gizli saklı. Bu yaşananlardan, toprakları için canlarını ve kanlarını veren Türk halkının haberi yoktu. Bu gösteriyle ilgili olarak, ülkemizde bulunan resmi makamları bilgilendirmemize rağmen, şu ana kadar hiçbir yetkili makam açıklama yapma gereğini bile duymadı. Tahminimize göre, yalnızca bir yerlere not ettiler.
Bu arada unutulmasın ki T.C. yasaları, Rum kilisesi ve onun mensuplarının kamuya açık alanlarda ruhbanlık giysileri ile böyle bir tören yapmaya müsait değildir. İlgili kanunların hepsi halihazırda yürürlüktedir. Ama Yunan dostluğu kanunlardan daha önemli ve öncelikliydi. Görev sırası Türk Dışişleri Bakanlığındaydı!...Bakalım bakanlık konu ile ilgili soruşturma açacak mıydı? İzmir Konsolosu’nu ülkesine yollanması konusunda istenmeyen kişi ilan edecek miydi?
-Hiçbirisi yapılmadı.
Gelelim Kardeş Şehir Yalanına
Yunanistan tarihteki iki yüzlü politikalarına,“Sözde Pontus Soykırım Anıtı” açarak bir yenisini daha ekleyerek, nasıl bir kardeş olduğunu bütün boyutları ile göstermişti.
Onun için, Yunanistan’la bugüne kadar yapılan kardeş şehir antlaşmaları iptal edilmeliydi… İlk hedef, İzmir ile üstelik ATATÜRK’le özdeşleşen Selanik arasında kararlaştırılan kardeş şehir antlaşmasına HAYIR demek olacaktı. Bunun için İzmir Belediyesinden, “Sözde Pontus Soykırım Anıtı” açan Selanik Belediye Başkanı Vassilios Papageorgopulos’un İzmir davetinin iptal edilmesi gerekiyordu.
Selanik Belediye Başkanı Vassilios Papageorgopulos anıtın açılışında yaptığı konuşmada dalga geçercesine, “Selanik ile İzmir'in kardeş kent ilan edileceği tören için bir ay sonra Türkiye'ye gideceğini ve dostluk mesajı” vereceğini söylemeyi de ihmal etmemişti...
Bu durumda İzmir Belediyesi CHP’de olduğundan dolayı partinin Genel Başkanı olan Deniz BAYKAL’a ulaşmam gerekiyordu. Bunun üzerine CHP’de uzun yıllar görev yapan gazeteci arkadaşımı aradım. Onun sayesinde CHP’nin Özel Kalem Müdürü Nesrin BAYTOK’a ulaştım ve İzmir’in bu kardeş şehir projesinden neden vazgeçmek zorunda olduğumuzu anlattım. Kendisi bu söylenenleri BAYKAL’a iletti.
Meclis’in haber sitesi, BAYKAL’ın 9 Mayıs 2006 günü TBMM’de yaptığı grup toplantısındaki konuşmasını şöyle verdi!
''SELANİK'İN KARDEŞ ŞEHİR OLMASI ASKIYA ALINDI''
Selanik'te Pontus anıtı açılmasını da eleştiren Baykal, bunun, Türkiye'de cevapsız kalamayacağını vurguladı.
Erdoğan'ın, Selanik'te Atatürk Evinde, kendisini rahatsız eden ifadeler bulunan sayfayı yırttığını, ancak Türk milleti ve tarihini karalayan Pontus anıtının dikilmesi karşısında ağzını açıp tek kelime söylemediğini savunan Baykal, ''Hükümetten tıs yok'' dedi.
Baykal, İzmir Büyükşehir Belediyesinin, Selanik'in kardeş kent ilan edilmesi kararını süresiz askıya aldığını bildirdi. (bkz)
Ve o günden sonra, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Yunanistan arasında kardeş şehir anlaşması yapılmadı!
Fakat İzmir’in 2000-2005 yılları arasında, Yunanistan ile kardeş şehir olan 10 ilçesi vardı! Yani “Kardeş” dediğiniz o Yunanistan, 19 Mayıs günü Türklere karşı soykırım iddiasında bulunacak, bunu meclisinden geçirecek, Cumhurbaşkanları imza atacak…ve sizde bunlara kardeş diyeceksiniz. Unutmayalım, Yunanistan işgal yıllarında olduğu gibi yine Fener Rum Kilisesi ile birlikte hareket ediyor… Kardeşimiz! Yunanistan’da, bugün sayıları 500’ü bulan, Pontus ve Mübadele dernekleri var… Bunların hepsinin amacı Türkiye’dir. Bunlar ülkelerinde resmi olarak faaliyet göstermekte ve devletleri tarafından en iyi şekilde desteklenmektedir…
Evet gelelim bugünkü İzmir’e. O gün İzmir’i kurtarmıştık! Ama 2000-2005 yılları arasında İzmir’de Yunanistan ile kardeş şehir olan 10 ilçe varken ,bu sayı bugün 17’ye yükselmiş.
İzmir’in o ilçeleri;
1-Alaçatı CHP
2-Aliağa CHP
3-Balçova CHP
6-Bergama (3 adet) AK Parti
7-Bornova CHP
12-Çeşme ( 5 adet) CHP
13-Foça CHP
14-Selçuk CHP
15-Karşıyaka CHP
16-Konak CHP
17-Menemen CHP
Şimdi hiç vakit geçirmeden, 19 Mayıs’ı “Pontus soykırım” olarak kabul eden Yunanistan ile yapılan tüm kardeş şehir anlaşmaları ( başta İzmir olmak üzere), işgal ettikleri adalardan çekilinceye kadar iptal edilmeli; eğer iptal etmezlerse, izni veren Dışişleri Bakanlığı tarafından BAYKAL’ın yaptığı gibi, “süresiz askıya alındığı” açıklanmalıdır.
Fener Rum Kilisesi bunu neresinde mi?
-Her yerinde!
Ve özellikle de Gökçeada’ya dikkat!
Yuh artık