Öne Çıkanlar Zeki Çakır İsrail BIONTECH COVID19 mRNA

İSRAİL MÜSLÜMAN DİN ADAMI YETİŞTİRİYOR!

Yazan Muammer KARABULUT

İsrail, “İSLAM ÜNİVERSİTESİNİ BOMBALADI”

Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre, İsrail savaş uçakları Gazze'deki İslam Üniversitesi'ni hedef aldı. Saldırı sonucu üniversite binalarının kullanılamaz hale geldiği öğrenildi.(bkz) Haberi, “İsrail İslam Üniversitesi” olarak okuyunca karşıma,  MOSSAD’ın üniversitesi çıktı. Yazılan yazılarda kaynak belirtilmediği için biraz daha araştırınca 22 Aralık 2019 tarihinde Meşal Sudeyri’nin Şarkul Avsat isimli haber sitesinde, “Başımıza ne geldiyse sloganlardan geldi” başlıklı yazısını gördüm.  (bkz) Araştırmanın yayınlanma tarihi dört yıl önce olunca daha anlamlı bulduğum için aşağıdaki Meşal Sudeyri’nin yazısını aynen yayınlıyorum.  

İsrail’in 1956 yılında kurmuş olduğu “Tel Aviv İslam Üniversitesi”ni(*) çok az kişi bilir. Çünkü bu üniversite herkese açık değildir. Bizzat Mossad’ın gözetimi altındadır.

Mossad üniversitenin her şeyinden sorumludur. Dersleri, her bir dersin müfredatını, öğretim görevlilerini ve öğrencileri büyük bir özenle hazırlanmış ve çalışılmış bir plana göre Mossad’ın kendisi belirler. Üniversiteye sadece Yahudi öğrenciler kayıt olabilir.

Öğrencilere, tefsirden Akaid, fıkıh ve Arapçaya farklı İslami ilimlerde eğitim verilir. Bunun yanı sıra, Müslümanlar arasında nasıl yaşayacakları, onlara nasıl davranacakları ve kandıracakları konusunda özel eğitici dersler de verilir. Bu eğitici dersler uzun sürelidir. Öğrenciler, psikologlar, iletişim uzmanları, sosyologlar ve siyaset bilimciler tarafından eğitilirler. Üniversiteden İslam kültürü, şeriati, fıkhı ve bilimi hakkında eğitim görmüş ve tam bilgi sahibi olarak mezun olurlar.

Öğrenci, “Müslüman bir din adamı” olarak mezun olması için özel olarak hazırlanır. Çalışma alanı ve yeri oldukça dikkatli bir şekilde ayarlanır. Daha sonra bu üniversiteden mezun olan öğrenci, İslami faaliyetlerine başlar. Müslümanlarla iletişim kurar. Onlarla yaşar ve haklarında öğrendiği her şeyi hemen paylaşır. Bu öğrenciye belirsiz bir ad verilir. Örneğin; Abu Amr eş-Şami, Ebu Ali el-Mağribi, Ebu Bekir el-Bağdadi gibi...

Din alimi adı altında faaliyet gösteren bu öğrenciler, özellikle İslam’ın gerçek imajını karalamak için teröristçe fetvalar yayınlarlar.

1945 yılında, “Düşmanını tanı” mottosuyla kurulan Arap Üniversitesi ise, bütün bu yıllar boyunca papağanların ezberledikleri kelimeleri tekrarlaması gibi bu sloganı tekrar edip duruyor.

Onun dilini, düşüncelerini ya da stratejilerini bilmeden düşmanımızı nasıl tanıyacağız. Araplar düşmanlarını tanımak yerine onları çarpık burunlu, “Kohen” ya da “yabancılar” gibi düşmanlarına en kötü ve düşük sıfatları yakıştırmışlardır. Tek yaptıkları gazetelerinde onlar hakkında karikatürler yayınlamak olmuştur. Aynı bir İsrailliyi kendisini ezmek üzere olan Arap askerinin postalı altında fare gibi korkudan titrerken çizen karikatür gibi. Yenilgiyi İsrail’e altından bir tabakta sunan, varlığını bilinmez bir zamana kadar pekiştirmesini sağlayan 5 Haziran’daki Arap-İsrail savaşı patlak vermeden iki gün önce dergilerden birinde gördüğüm bu karikatürü hiç unutmadım.

Araplar hala bu yenilginin sonuçlarının ve acı verici etkilerinin ceremesini çekiyor. İsrail ise o günden bugüne aşırıya kaçmadan, boşuna böbürlenmeden bilim ve mantıkla geleceğini inşa ediyor.

Başımıza ne geldiyse sloganlardan, tezahüratlardan, doğru mu yanlış mı bilmediğimiz bir geçmişi terennüm etmekten geldi.

İlgili yazı için Meşal Sudeyri’ye teşekkür ederiz.

Ayrıca İsrail’de,  “İsrail İslam Üniversitesi” veya “Tel Aviv İslam Üniversitesi” yok.  Fakat Tel Aviv Üniversitesi var. Ve bu üniversitede, “Arap ve İslam Araştırmaları Bölümü” olduğu biliniyor. Hatta Tel Aviv Üniversitesi Arap ve İslam Araştırmaları Bölümü'nden emekli olmuş Joseph Sadan (17 Ocak 1939 doğumlu) adına bir de profesöre rastladım. (bkz) Yine bu üniversitenin ilgili bölümü, Meşal Sudeyri’nin bahsettiği konulardan çok daha fazla olunca ve açık kaynaklarda üniversitenin bu bölümü ile ilgili wikipedia da bilgi olmayınca (bkz) yazıyı dikkate değer buldum. (bkz)

Örneğin “Arap ve İslam Araştırmaları Bölümü”’nde;

-Müslümanlar-Sanat ve Beşeri Bilimlerinde, 40 uzman, 8 araştırma birimi, 158 araştırma

-Müslüman-Sosyal Bilimler, 60 uzman, 17 araştırma birimi, 211araştırma

-Arap-Sosyal Bilimler, 175 uzman, 37 araştırma birimi, 732 araştırma

-İslam-Sanat ve Beşeri Bilimler; 33 uzman, 9 araştırma birimi, 79 araştırma

-Camii, 4 uzman, 3 araştırma birimi, 14 araştırma

-Kur-an, 8 uzman, 2 araştırma birimi, 20 araştırma

Üniversitenin, “Arap ve İslam Araştırmaları Bölümünün” aktif olduğu araştırma konuları ise şöyle; 

Sanat ve Beşeri Bilimler, 10. Yüzyıl,Fesih, Fesih,Habeşistan, Al-H, Antik Yakın Doğu, Özür Dileme, Arap Geceleri, Arap Dili, Arap Edebiyatı, Arap Şiiri, Aramice, Yetki, Kutsal Kitap, Kuşlar, Klasik Arapça, Klasik Edebiyat, Dönüştürmek, Kritik Sürüm, Tanrı, Türevler, Söylem, Mülksüzleştirme, Dortmund, Mısırlılar, İngilizce Çeviri, Fetva, Fıkıh, Cenaze Sanatı, Almanya, Gramerci, Hicret, Eşcinsellik, İbn-I Heysem, Cami Hocası, İslâm, İslam Hukuku, İslam Edebiyatı, İslamcılar, İsrail, İsrailli, Yahudi Kutsal Yazısı, Yahudi Kaynağı, Yahudiler, Yahudilik, Hukukçular, Karaitler, Kaşer, Dil, Mantık, Macron, Mescit, Mekke, Orta Çağ, Orta Doğu, Midraş, Azınlıklar, Modernist, Tek Renkli Resimler, Cami, Mukaffum, Müslüman Kardeşler, Müslüman Geleneği, Müslümanlar, Gece, Osmanlı Dönemi, Filistin, Filistinliler, Konuşmanın Bölümü, İzin Verilebilirlik, Şiir, Şair, Poetika, Şiir, Peygamber, Hz Muhammed, Nesir, Ceza, Kur'an, Ramazan, Resepsiyon, Din, Din Hukuku, Vahiy, Selefiler, Kutsal Yazı, Semitik Diller, Şeriat, Sibawayhi, Tekfir, İlahiyatçılar, İlahiyat, Mezarlar, Tevrat, İnceleme, Emeviler, İnançsızlık, Ayet, Yazar

Sosyal Bilimler; Antisemitizm, Arap, Sanat, Kutsal Kitap, Konuşma Dili, Kültürel Ilişkiler, İstisna, Diyalektik, Söylem, Dogmatik, Baskı, İmrenmek, Avrupa Konseyi, Federal Almanya Cumhuriyeti, Kesinlik, Fitness, Tanrı, Eşcinsellik, İzlanda, İdeoloji, Entelektüel, Tercüme, İslâm, İslam Hukuku, İslamcılık, İsrail, İsrail, Yahudi, Yahudilik, İçtihat, Hukukçu, Kanun, Edebiyat, Bağlılık, Metodoloji, Göçmen, Göç, Azınlık, Misyoner, Anlatı, Barış Süreci, Filoloji, Şiir, Siyasi Katılım, Pragmatik, Kehanet, Mezhep, Anlambilim, On Yedinci Yüzyıl, Şeriat, Toplum, Teknik Dil, İlahiyatçı, Teoloji, Yazar, Siyonizm

İsrail’de bir üniversite, yüzlerce uzman, araştırma ve bir de buradan mezun olanlar... Acaba, o mezunlardan kaç tanesi Türkiye’de?

-Biliyor muyuz?  

Not: Benzer bir okul ABD’de var . Fakat İsrail’deki gibi kapsamlı değil.(bkz)

Anahtar Kelimeler:
KuranMüslümanGazzeİsrail
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Beyza 1 yıl önce

Bütün doğru kaynaklar itrail İslam Üniversitesi var diyor birtek sen yok diyorsun . Neden???

Misafir Avatar
Admin 1 yıl önce @Beyza

Bir tane kaynak paylaşın. Farkındaysanız (bkz) ile ilgili uzantılarda bahsettiğiniz üniversite yok ama daha fazlası var!

Beğenmedim! (0)
Avatar
Bedirhan 13 ay önce

En meşhur ve yaygın yalanlardan birincisi “TEL AVİV İSLAM ÜNİVERSİTESİ” yalanıdır. Güya 1956 yılından beri MOSSAD yönetiminde İslam dünyasına âlim, vaiz, imam yetiştiren gizli bir üniversitede bütün temel İslam ilimleri öğretiliyormuş. Oysa böyle bir üniversite yoktur. Bunu ilk uyduran Dr. Salah El Halidi adlı bir yazardır. (2) 6 Eylül 2019 da kaleme alınan yazının linkini açtığınızda Türkiye’deki yazının kaynağı olduğu yani yazının buradan alındığı çok açık görülecektir. Sonradan bu yazıya Arapça ve Türkçe videolar çekilmiş, videolarda da Tel Aviv Üniversitesi görselleri kullanılmıştır.

Hâlbuki ne güzel de inandırılmıştık. Fikrimize, düşüncemize, ideolojimize muhalif gördüğümüz âlimleri hocaları hemen bu üniversiteden mezun diye damgalayacaktık. Sanki MOSSAD’ın buna ihtiyacı varmış! Sanki İsrail’le normalleşme yarışında itişip kakışanların Üniversitelerinde hatta medreselerinde yeterince MOSSAD’a gönüllü ajanlık yapacak alim, vaiz, hatip yetişmiyormuş gibi…

Bu yalanın bir benzeri

Avatar
Fazıl 1 yıl önce

Aynı haberi yazıyı başka bir kaynaktan okudum. Daha dogru olmuş teşekkürler

Avatar
Ayşe T 1 yıl önce

Of yaaaa

Avatar
Muhammed ARVAS 13 ay önce

Bir çok ülkede başka ülkelerin inanç gelenek dil vs dersleri akademik seviyede veriliyor... bunun hiçbir ayıbı yoktur. Tek ayıp olan senden olmayanı emrinde çalıştıran, dost görünümlü düşmanlar... bunlar ilahiyatçılardan çok, medeni olduğunu savunan batı hayranları, bu hayranların ne olduklarını neye hizmet ettiklerini anlamak her babayiğidin harcı değil. Örneğin daha düne kadar sanatçı ahmet kayaya tepki gösteren kitle, bugün köylü kız görünümlü siyasetçinin elini özelden öpüyor. Hemde cumhuriyetçiler en üst mevkisinde, televizyonların önünde bunu sergileyerek adeta itrail ve ortaklarına birlik, beraberliği ve en önemlisi tek disi kalmış modernliğini sergiliyor... birazda buradan bakınız

Avatar
Özgür Filistin 13 ay önce

Yazdıklarınız kafa karıştırıcı özellikle iki yerde eşcinselligi köyü renkle öne çıkarmışsınız. Yazınız ı araştıracagım. Doğru bilgi bulmadım.

Avatar
Ahmet 13 ay önce

Haber basligiyla alakasi olmayan bi yazi.iskembeden dokmussun

Avatar
Bedirhan 13 ay önce

Meşhur Yalanlar...
Emin Güneş / 15 Apr, 2022 - 02:25

Bir takım yalan ve iftiraların şöhret bulması çokça yaygınlaşması o yalana inanmaya hazır geniş bir kitlenin varlığı ile ilgilidir. Karşı taraf bazen bu yalandan haberdar dahi olmaz, bazen cevap vermeye tenezzül etmez, bazen de bunu, yalanı uyduran kitlenin söyledikleri doğruların da asılsız olduğuna delil saymak için kullanır.

Her meşhur yalanın mutlaka alıcı bir kitlesi vardır. Bunlar yalanın farkında olsalar dahi içinde bulundukları rüyadan uyanmamak gibi bir saplantı ile yalanı sürdürmeye devam ederler.

Özellikle Yahudilere yönelik iftiralar için Nisa suresi 105-115. Ayetlerinin nüzul sebebi incelenebilir. (1) Hasımlarına iftira etmeyi; dinlerine, davalarına hizmet gibi, ibadet aşkıyla yapanlara, Yapmayın! Etmeyin! Bu vebaldir! Diyenler, Yahudileri koruyup kollamakla” itham edilmekten çekinirler.