Öne Çıkanlar Biyolojik Savaş Mendy Chitrik DSÖ Hılful Fudul Cumhurbaşkanı Erdoğan

PANİK KORONAVİRÜS’ÜN ÖNÜNE GEÇTİ

Araştırmacılar, iyi niyetli ve cesur insanları koronavirüs paniğine karşı direnmeye çağırdılar.

5gvirusnews Haber Merkezi Antalya / 13 Ekim 2020

Bu yıl "koronavirüs" fenomeni damgasını vurdu. İlk çeyreğin sonuna doğru, Dünya Sağlık Örgütü, ana akım medya ve birçok hükümetle birlikte, Batı Yarımküre nüfusunda bir panik durumu yaratmayı başardı.

Şili'deki St. Thomas Üniversitesi'nde felsefe profesörü olan Dr. Carlos, A. Casanova ve Amerikalı nörolog Dr.Thomas Zabiega, üç bölümlük ortak makalelerinde koronavirüs krizini tıbbi bir fenomen, siyasi bir felaket ve insanlığın geleceği için büyük bir tehlike olarak gördüler.

Vardıkları sonuç; halkın paniği, hastalıktan daha tehlikeli olduğu yönünde.

Pandeminin, "Birinci çeyreğin sonuna doğru, Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ana akım medya ve birçok hükümetle birlikte, batı yarımküredeki nüfusta bir panik durumu yaratmayı başardı" diye devam etti.

Dünya genelinde yaşanan, "Bu panik, halkın özgürlüğüne ve batı ve diğer ulusların demokratik kurumlarına zarar veren,  kötü yönetilen halk sağlığı önlemlerinin (esas olarak sosyal mesafe, maske, hapis ve tecrit) kabul edilmesine yol açtı."

RNA AŞISI HİÇ DENENMEDİ

Casanova ve Zabiega, üç bölümlük makalelerinda sorunu hastalık değil, yaygın halk paniğinin alaycı teşvik ve manipülasyonu olarak görüyorlar. Son oyunun ise milyonlarca insana henüz denenmemiş bir RNA aşısı ile zorlayıcı aşılama olacağından şüphe duyduklarını söylüyorlar. Big Pharma ve "Bill ve Melinda Gates Vakfı" gibi bazı vakıflar, yeni bir tür RNA aşısı elde etmek için baskı yapıyor koronavirüse karşı ve en az 5 veya 6 yıl sürecek uygun güvenlik denemeleri olmadan nüfusun büyük bölümünde denemek. Bu özellikle ciddidir. Çünkü RNA aşıları hiç denenmemiştir!

YAŞLILARIN EV HAPSİ FELAKET OLARAK GÖRÜLÜYOR

Araştırmacı ve nörolog, makalelerinin başlarında, hidroksiklorokinin etkili bir tedavi olarak tuhaf reddini,  profesyonel tıbbi tavsiyelerin açıklanamaz reddini, bırakın herkesi, yaşlılara ev hapsini dayatmamayı ve yaşlıların felaketle karşı karşıya kalmasını inceliyor.

Paniğe yol açan etkinliğin  ise sözde sosyal mesafenin ve maske takma dayatmalarına  şüphe duyulması olarakta gösteriliyor. "Yeni" bir koronavirüsle savaşabilecek bağışıklık sistemimiz olmadığı fikri yanlış, Ve "Elbette var! diyorlar.

KORONAVİRÜS PANİĞİ SİYASİ NİTELİKLİ

Koronavirüs paniğinin, siyasi niteliği olduğunu belirten Casanova ve Zabiega, kapatmanın tıbbi değil, siyasi nedenlerle gerçekleştiğini vurguluyor.

Dünyada koronavirüs ile oluşturulan panikte Çin Komünist Partisi'nin oynadığı rol ve  Çin'in hem Dünya Sağlık Örgütü Direktörü hem de Beyaz Saray Dr. Anthony Fauci’nin etkili  ve bağlantılı olduğu belirtiliyor.

Hipokrat tıp kavramının, aynı zamanda temel insan özgürlüklerini de tehdit eden bir neo-Marksizm tarafından bozulmuş olduğunu savunuyorlar. Kilitlenme aylarında akademisyenlerin,  koronavirüse meydan okuyan araştırmaları yayınlanmadı. Küçük ve orta ölçekli işletmeler yok edildi, toplanma özgürlüğü suç haline getirildi, dini ibadetler askıya alındı, "Şimdi asıl mesele, sesimizi yükseltmemiz ve dünyayı kilitlemelerin ardında korkunç bir gündemin gizlendiği ve bu gündemin açıkça ailenin feshini de içerdiği konusunda uyarmamız gerektiğini görüyoruz." diyerek yazdılar.

Makale yazarları geleceğin tehlikeleri görüyoruz ki, dünya halkları kilitlenmelerden ve karantinadan bıkmış olsa da, ekonomik ve psikolojik olarak tükenmiş olsa da, yakın gelecekte daha fazla tecrit tehdidi oluşturacak dediler.

Ayrıca yazarlar virüsler zamanla daha az agresif hale gelse de, Anthony Fauci gibi insanlar virüsün daha sert bir ikinci dalgasını tahmin ediyorlar. Bu nedenle, iyi niyetli ve cesur insanları buna direnmeye çağırdılar.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.