Yazan Sabahattin İSMAİL
SİYONİST İSRAİL'E BAĞLI YAHUDİLERİN KKTC 'DE İNŞAAT ŞİRKETLERİ KURMALARINI, YÜZLERCE DÖNÜM ARAZİ ALMALARINI, ON BİNLERCE KONUT YAPIP SATMALARINI, VATANDAŞ YAPILMALARINI, CHABAD MERKEZİ, OKUL VB. SOSYAL MERKEZLER AÇMALARINI, TEHLİKE OLARAK GÖRMEYENLER, MADDİ ÇIKARLARI GEREĞİ SESSİZ İŞGALE SESSİZ KALANLAR VE SESSİZ İŞGALİ TEŞHİR EDİP TEPKİ GÖSTERENLERE SALDIRANLAR AŞAĞIDAKİ YAZIYI ÇOK DİKKATLİ OKUSUN:
Filistin'de 1837 yılında yapılan nüfus sayımında, Filistin’de yaşayan Yahudilerin toplam nüfusu 9 bin olarak belirlendi.
Filistinli Arapların, Dünya Siyonist Kongresinin organize ettiği Yahudilere toprak satması ile, bu rakam kısa sürede 50 bine yükseliyor.
Böylece 1882'de Filistin'de ikinci Yahudi yerleşimi kuruluyor.
1908'de Yahudi nüfusu yüz binin üzerine çıkıyor.
Bu topraklar o bölgede yaşayan Arapların şahsi mallarıydı ve ederinin çok üstünde fiyatlara satmak için yarışıyorlardı.
İmparatorluğun Yahudilere toprak satılmaması yönündeki emrini dinlemediler.
Her şeyin kılıfını uydurmayı ve gizlenmeyi çok iyi bilen Yahudiler gerçek kimliklerini gizleyerek, Alman, İngiliz, Amerikan, Rusya,İspanya, Portekiz ve Osmanlı kimlikleri ile toprak satın alıyordu.
Filistinli Arapların ise, gerçek değerinin çok üstünde teklifleri görünce, gözleri doymak bilmiyordu.
Yahudiler, bastılar parayı ve toprakları aldılar. Osmanlı dönemi sonrası Filistin İngiliz himayesi altına girdi ve toprak satış yasağı kalktı. Yahudiler, konjonktürü uygun görünce satın aldıkları toprakların tapularını kendi üzerlerine aldılar.
1925'te 944 bin dönüm arazi;
1927'de 1 Milyon 124 bin dönüm arazi,
1930'da 1 Milyon 700 bin dönüm arazi satın aldılar
1948 yılına gelindiğinde bir devlet kurabilecek kadar toprak satın alınmıştı !
Avrupa ve Rusya'dan gelen yüz binlerce yahudi, 2. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Filistin'e yerleştiler.
Ve bu araziler üzerinde çoğalıp, ABD, İngiltere, Fransa'nın desteğini de alınca Araplara yönelik terör saldırılarına ve devlet inşaasına başladılar.
Neticede bugün güçlü İsrail devletini yarattılar. Terör eylemleri yetmeyince toplu saldırılara başladılar. ABD desteğiyle Mısır, Suriye, Ürdün, Lübnan ve daha çok Filistin topraklarını işgal ettiler
KISSADAN HİSSE
Dolayısı ile şimdi kimse çıkıp da "KKTC 'de Mülk alan Yahudilerin oranı %6.49'dur, bir tehlike yoktur" demesin!
Hele hele, kaç tane Yahudinin, İngiliz, Alman, Rusya, Ukrayna, AB, İran, Arap, TC ve KKTC kimliği ile ne kadar arazi ve konut aldığını, bunların kaç şirket kurduklarını, bu şirketlerin kaç konut yapıp sattıklarını avukatlar adına ne kadar kayıt dışı arazi ve konut aldıklarını bilmeden kimse çıkıp da, şahsi çıkarları için" tehlike yoktur" demesin!
Yukarıda da anlattığım gibi, Filistin'de de tehlike yoktu. Araplar, aldıkları paraya bakmaktaydı.
Ne ki sonuçta 80 yıldır eziliyorlar, yarattıkları canavar tarafından katlediliyorlar.
O nedenle herkes aklını başına alsın!
Para hırsı gözünü bürüyenler, en başta da müteahhit siyasiler ve müteahhitlerin beslediği politikacılar, gaflete, dalalete ve hatta hıyanete son versin!
Göstermezler