5gvirusnews Haber Merkezi Ankara / 10 Temmuz 2023
5gvirus-platformu sözcülerinden Abdurrahman DİLİPAK be Muammer KARABULUT, BioNTech’in birden fazla farklı özelliklerde ürün piyasaya sürdüğü ve bu ürünler hakkında Türkiye’ye bilgi vermediği ve her ürünün yan etkileri ile ölüm oranlarının yapılan analizlerde farklı olduğuna ilişkin aşağıdaki açıklamayı yaptı.
5GVirusnews-platformu tarafından bugün basına BioNTech’in “SARS-CoV-2 virüsünün neden olduğu ileri sürülen Covid-19 hastalığı” için birden fazla farklı özellikler taşıyan partilerde ürün piyasaya sürdüğüne ilişkin aşağıdaki yazılı açıklama yapıldı.
Platform adına yapılan açıklamada Sivil ve Siyaset çevreleri aktif sorumluluk üslenmeye çağırıldı.
Konuyu “Milli Güvenlik Sorunu” olarak tanımlayan basın açıklamasında Gerçekten Milletin Vekili olan Milletvekillerinin konuyu TBMM’ya taşıma çağrısı yapıldı.
KONU BİR “MİLLİ GÜVENLİK SORUNU”DUR
Pandemi süreci ile uygulamaların her aşaması bu gün bir çok ülkede yasama, yürütme ve yargı organları ile, Medya, Meslek odaları ve STK’ların, akademilerin, dini toplulukların yakın takibi altında iken maalesef ülkemizde, iktidar ve muhalefet olsun, hiçbir kesimin ciddi anlamda bu konunun takipçisi olduğunu görmüyoruz. Bu durum, devletin, anayasa ve yasaların varlık ve meşruiyetinin temelini oluşturan Kamu yararı, kamu güvenliği, kamu sağlığı, kamunun refah ve mutluluğunun sağlanmasına yönelik sorumluluklarını yerine gelmediğini göstermektedir.
Yasama, Yürütme ve Yargıyı göreve çağırıyoruz. Bu anlamda TBMM İnsan Hakları Komisyonunu, Sağlık Komisyonunu, İlgili bakanlıkların ilgili birimlerini, Cumhurbaşkanlığı İnsan Hakları Başkanlığını, Adalet Bakanlığı AYM ve Savcılıkları, Kamu Denetçiliği kurumunu harekete geçmeye çağırıyoruz.
Siyasi Partilerin Genel merkez ve teşkilatlarını harekete geçmeye çağırıyoruz. Basını “3 maymunlar”ı oynamaktan vazgeçmeye çağırıyoruz. STK’ları, Meslek örgütlerini, Baroları harekete geçmeye çağırıyoruz. Dini toplulukların sessizliği anlamakta güçlük çekiyoruz.
Bu konuyu bir Milli Güvenlik meselesi olarak gördüğümüz için, MGK ve MSB, GKB’nı, MİT’i harekete geçmeye çağırıyoruz.
mRNA artık modRNA olarak anılmaktadır. modRNA bir biyolojik savaş ajanıdır. Bu ajan bir Gen Manipülatörüdür. Bu tehdit sadece ülkemize yönelik değil, bütün insanlığa yöneliktir. Artık söz konusu olan hayali mikrobun mutasyon ver varyantları değil, İnsanın genetik olarak mutasyonudur.
Halkımız, Great Reset Terör örgütünün, “Tarihin sonu”nu getirecek bir siber savaş eşliğinde global bir biyolojik saldırısı altındadır. Talihsiz bir kararla Great Reset’çilerin Truva atı DSÖ’ye ülkemizde imtiyazlı bir statü ve muafiyetler sağlanmıştır. Aynı zamanda sorumluluk aşı olana ait olmak üzere, zorunlu bir uygulama olan aşılama aşamasında, muhteviyatını bilmediği, deneyleri yapılmamış bir sıvının vucudunazerkedilmesi ile Global bir çete için BEDAVA KOBAY durumuna düşürülmüştür.
Bu gün bu aşı denilen sıvıların yan etkileri dolayısı ile kaç kişi hayatını kaybetti, kaç kişi de kalıcı sakatlıklar oluştu ve daha kaç kişi bu akıbeti bekliyor bilmiyoruz. KALP krizleri patladı. KANSER patladı, BEYNE PIHTI ATMALAR patladı. Kısırlık, sakat doğum oranlarını bilmiyoruz.
Son gelen bilgilere göre, tek tip BionTech aşısı da yok. Her parti ayrı özellik taşıyordu. Hatta Alman Bilim İnsanları, AB Pfizer-BioNTech Partilerinin Plasebo içerdiğine dair kanıtlarda buldu.
Bu kapsamda BioNTech çetesi, ülkemizde kime hangi tip aşının vurulduğunu, kaç kez aşı olduklarını, her aşı arasında ve sonrasında hangi sağlık sorunları oluştuğunu zaman, kişi, bölge olarak biliyorlar. Çünkü ölüm istatistiklerini, sağlık sorunları ile sağlık kuruluşlarına başvuruları, uygulanan tedavi yöntemlerini ve verilen ilaçları, bunların sonuçlarını biliyorlar. Ama BİZ BİLMİYORUZ. Hastalar da bilmiyorlar. Ölümlere ve hastalıklara karşı tedbir de alamıyoruz. Ülkemizi ve halkımızı, insanlıkla birlikte gelecek için neler beklediğini bilmiyoruz. Bilim kurulları ve akademilerimizin ACİL olarak bu konuda çalışmalara başlaması, istatistiki bilgilerin açıklanması, TBMM’nin konu ile ilgili bir Meclis araştırması yapmasını bekliyoruz.
Birkaç gün önce TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknolojikomisyonu üyelerine Dijital Dönüşüm ofisinin sunumu sırasında e-devlet verilerinin çalındığı ile ilgili bir tartışma yaşanmıştı. Şu anda doğrudan insanımızın hayatına dokunan sağlık verileri uluslararası sistemin takibindedir. Maalesef iktidar ve muhalefet, media ve diğer sivil ve siyasi aktörler bu konuda ya bilgisiz ya da ilgisiz davranmaktadır. Türkiye’nin bu anlamda bu konularda “Uluslararası sistemle birlikte hareket etme” perdesi arkasında GlobalReset terör örgütünün Truva atı DSÖ ile birlikte hareket etme kararından vazgeçmesi gerekir. GlobalReset terör örgütü PKK ve FETÖ’den daha tehlikelidir.
MİLLETİN VEKİLİ BİR “MİLLETVEKİLİ” ARIYORUZ!
BioNTech& Pfizer 27 Nisan 2020 tarihinde,“BNT162b2” kodlu ile SARS-CoV-2 Virüsü’ne (Hastalık-Mikroorganizması) karşı mRNA sıvısı geliştirmek üzere, NCT04368728 klinik çalışma no’su ile Faz1 çalışmasına başladı. Faz3 için de FDA ve EU’dan 31 Ocak 2021 tarihinde onay alması ile milyarlarca insan üzerinde deneysel çalışmalara başladılar. Bilindiği üzere klinik deneyler için izin alan sorumlu kuruluş, müracaatı ile birlikte geliştireceği ürünün tüm özelliklerini beyan ederek başlar. Değişen yalnızca yaş gruplarına göre oranlarıdır.
Ve Pfizer-BioNTech COVID-19 Aşısındaki modRNA, Bivalent (iki değerli), LNP-lipid partikülleri içinde formüle edilmiştir…
Avusturalya Sağlık Bakanlığı’nın resmi web sitesi https://www.tga.gov.au/foi-disclosure-log ‘dave aynı zamanda bu veriler Aşı Advers Olay Raporlama Sistemi (VAERS)in internet sitesi https://knollfrank.github.io/HowBadIsMyBatch/HowBadIsMyBatch.htmladresinde yayınlandı. Yayınlanan veriler göre, her parti ürünün yan etkileri ve ölüm oranlarında farklılık olduğuna ilişkin analizler yer aldı. Bu da açıkçası, bizlere her parti ürünün birbirinden farklı olduğunu gösteriyor!
Ve biz şimdi soruyoruz. Bu sorumuzu, sorumlu olan tüm kişi ve kuruluşlara, adalet adına, HAK namına soruyoruz ve bu soruyu TBMM’ye taşıyacak CESUR ve gerçekten, HAK’kın ve HALK’ın sesi olan bir milletvekili arıyoruz.
-BioNTech birbirinden farklı kaç parti üretim yaptı?
-BioNTech’in ürettiği ürünlerde hangi oranda (mcg) modRNA ve LNP özellikleri nelerdir.
-Türkiye’de hangi parti ürünler geldi.
Çünkü Pfizer çalışanları için ayrılan 7 partinin (FF0884, FA4598, FE3064, FA7338, FA7812, FC8736, FC3558) açıkçası, “yan etki ve ölüm oranı olmadığı” ortaya çıktı. Yine bu parti kodları Türkiye’ye geldi mi? Geldiyse kaç adet geldi? Hangi tarihte geldi, hangi il ve ilçelere, hangi sağlık kuruluşlarına dağıtıldı. Bu parti kodlarının dışında gelen partilerin listesi, yollandığı iller bilgisi var mı?
Örneğin; KKTC’de aşı kartları sayesinde ilgili parti kodları her aşı olanın karnesi de yazılı. Türkiye’de ise aşı kartı olmadığı gibi, HES kodlarında da bu parti kodlarında yazılı olmadığı anlaşıldı.
Cevabını arayan sorularımız var. Haksızlıklar karşısında susanlardan olmak istemiyoruz. Deney farelerine bile her uygulamanın raporunun tutulduğu bilim dünyasında ne yazık ki Türkiye’de milyonlarca kişiye zerk edilen BioNTech sıvılarına ilişkin hiçbir veri bulunmuyor! Ucunda ölüm olan, insanların kobay olarak kullanıldığı global bir tehdide karşı karşıyayız.
Ve farklı dini, etnik, ideolojik, politik, felsefi kanaat farklılarına rağmen, adalet, barış, özgürlük temelli, insanca bir gelecek için bütün insanları bu global tehdit karşısında birlik olmaya çağırıyoruz. İNSAN SOYKIRIMI YAPILIYOR!