YAVUZ ÇIKARMA PLAJI'NIN AĞUSTOS'DA BİTECEK KİRA SÖZLEŞMESİ UZATILMAMALI. SAHİL AÇIK MÜZE YAPILMALI
Yazan Sabahattin İSMAİL
Yavuz Çıkarma Plajı, bize kurtuluşu ve özgürlüğü getiren Barış Harekatı’nın başladığı tarihi noktadır.
SAT komandolarımız 20 Temmuz 1974 sabahı ilk o plajı temizledi, Amfibi Alay’ımızı taşıyan çıkarma gemileri ilk o sahile kapak attı, Mehmetçik ilk o plajda karaya ayak bastı ve zaferi sağlayacak tarihi köprübaşını oluşturdu.
22 Temmuz'da, Yenişehir, Kızılbaş, Küçük Kaymaklı'nın işgalden kurtarılması için yapılan taarruzlara seferi mücahit olarak katıldım. Bu bölgeleri Rum ordusundan alarak özgürleştirdik.
22 Temmuz 1974 saat 18.00'de ateş-kes anlaşması yürürlüğe girdi
Seferi personel olarak 5 Ağustos'da terhis edildik.
7 Ağustos 1974'de ise, terhis edilen seferi personelden oluşan 5 gönüllü genç olarak polis Landroveri ile Lefkoşa'dan çıkarma bölgesine getirildik.
Çıkarma gemileri ile gelen cephane sandıklarını ve un-makarna çuvallarını günlerce boşalttık.
Bu esnada gözlerimle gördüm, ilk şehitler geçici olarak Yavuz Çıkarma plajına gömülmüştü.
Savaşan askerlerimizin silahı, cephanesi, tankı, topu, yiyeceği o plaja geldi ve bu köprübaşından muharip birliklere oradan aktarıldı.
MİLLİ PARK İLAN EDİLDİ
O nedenledir ki, plaj ve çok yoğun çatışmaların yaşandığı, çok şehit verdiğimiz çevresindeki arazi, ÖZGÜRLÜK MİLLİ PARKI ilan edildi.
1975 yılında plaja, şehit tank üsteğmen Yavuz Sokullu’nun adı verildi ve kocaman "YAVUZ ÇIKARMA PLAJI" tabelası dikildi.
20 Temmuz 1978'de Plaj üstüne BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK ANITI dikildi.
Milli park içine, KARAOĞLANOĞLU ŞEHİTLİĞİ, Rum ordusundan ele geçirilen araçların sergilendiği açık SAVAŞ MÜZESİ yapıldı.
Hemen yanındaki, Albay İbrahim Karaoğlanoğlu, şht. Pilot binbaşı Fehmi Ercan, sıhhıye er Mustafa Girgin'in şehit olduğu ve Makarios'un diş doktoru Yorgacis'e ait olan 3 katlı ev, KARAOĞLANOĞLU MÜZESİ olarak düzenlendi.
20 Temmuz 2021'de, Plaja kapak atan çıkarma gemilerinden bir GAZİ GEMİMİZ, (Ç-1974) müze gemi olarak anıt yanına yerleştirildi.
20 Temmuz 2023'de ise, 50 yıl önce Pınarbaşı’na komandolarımızı getiren bir GAZİ HELİKOPTERİMİZ, müze gemi yanına yerleştirildi..
Bu yıl ise, Barış Harekatı'nda görev alıp Rum ordusuna bomba yağdıran bir GAZİ JETİMİZ, anıt ile gazi gemi arasına yerleştirildi . Resmi açılışı 20 Temmuz 2024'de Barış Harekatı'nın 50. Yıldönümünde yapılacak.
Geriye sadece bir GAZİ TANKIMIZIN, Anıtın batısına yerleştirilmesi ve plajın açık müze olarak düzenlenmesi kaldı.
Başta plaja adı verilen şehit tank üsteğmen Yavuz Sokullu olmak üzere, tüm şehit tankçılarımız anısına oraya bir GAZİ TANKIN getirilmesi de şart.
Geçen yıl göreve başlayan Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç'ın, görev süresi dolmadan bir gazi tankımızı bölgeye konuşlandıracağına inanıyorum.
Bu arada Alsancak Belediyesi'nin çalışkan başkanı Fırat Ataser de, Yavuz Çıkarma Plajı kavşağında, 2023'de yeni yapılan çemberin içine 20 Temmuz sabahı Kıbrıs Türkü için doğan ışığı simgeleyen bir ALEV HEYKELİ' ni dikerek tabloyu tamamladı.
Alsancak Belediyesi'nin yoğun çabasıyla Özgürlük Milli Parkı içine yürüyüş yolu, çocuk parkı, spor alanları ve sosyal tesisler inşa edildi..
20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile özgürlüğüne kavuşan Kıbrıs Türk Halkı, orayı, özgürlüğün tadını çıkararak mutlulukla kullanıyor.
Her gün yüzlerce kişi, anıt, gazi jet, gazi müze gemi ve gazi helikopteri ziyaret ederek şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle ve şükranla anıyor....
PLAJ KİRALANMAMALI
İkinci Dünya Savaşı’nda müttefiklerin çıkarma yaptığı Normandiya sahilleri 79 yıldır açık müze olarak korunuyor. O sahillerde anma etkinlikleri yapılıyor.
Bizde ise en kutsal değerleri bile ranta çevirenler, savaştan 20-22 yıl sonra, Özgürlük Milli Parkı alanı içinde yer alan ve 20 yıl boyunca ücretsiz halk Plajı olarak kullanılan plajı AÇIK DİSKOTEK yapmak amacıyla kiraladılar.
20 yıl boyunca halkın ücretsiz kullandığı, şehitlerin hediyesi ve emaneti olan Halk Plajına, Anayasayı çiğneyerek astronomik giriş ücreti koydular..
Öyle ya, onlar savaştı, onlar öldü veya onlara babalarından miras kaldı!!!
6 yıl önce oraya otel yapması için de Altınbaş Gurubu'na kiraladılar.
Çok büyük tepki gösterdik.
Çok yazı yazdım. VOLKAN GAZETESİ'nde çok manşet attım, sosyal medyada çok yayın yaptım, büyük kamuoyu oluşturduk..
Halk ve mukavemetçiler ayağa kalktı. Erenköy Mücahitler Derneği mahkemeye baş vurarak kararı durdurmak için ara emri aldı.
Otel inşaatını ve plajın halka kapatılmasını bu mücadeleyle önledik.
Bakanlar Kurulu 21 Mart 2019’da “YAVUZ, ÇIKARMA PLAJI VE BARIŞ ÖZGÜRLÜK ANITI’NIN OLDUĞU BÖLGE İLE, KARAOĞLANOĞLU ŞEHİTLİĞİ VE BARIŞ ÖZGÜRLÜK MÜZESİ’NİN OLDUĞU BÖLGELERİ BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK TARİHİ SİT ALANI İLAN EDİLMESİ” yönünde bir karar almak zorunda kaldı.
Böylece bölgeyi inşaata ve ranta kapatmayı başardık.
Ne ki Plajı henüz kurtaramadık. Askerimizin kanını döktüğü plaja girmek isteyen şehit ve gazi yakınları, mukavemetçi halkımız, turistler, Altınbaş Gurubu'na adam başı 300 TL ödemek zorunda.
Böyle bir rezillik, böyle bir vefasızlık, böyle bir saygısızlık olabilir mi?
Vurgun yapılacak, peşkeş çekilecek son yer, şehit kanı ile sulanan o plaj mı kaldı?
PLAJIN ADI DEĞİŞTİRİLDİ
Rezillik bununla sınırlı kalmadı
Plajın adını da 1996’da değiştirdiler.
22 yıl boyunca YAVUZ ÇIKARMA PLAJI olarak anılan plaj, bir gecede “ESCAPE BEACH” oldu
O tarihten beri bu rezilliğe, bu hadsizliğe karşı mücadele ediyorum.
Temasta olduğum Şht. Üsteğmen Yavuz Sokullu’nun oğlu Ergün Sokullu da olayı Türk basınına taşıdı. Emin Çölaşan’a gönderdiği ve 31 Ağustos 1999’da Hürriyet’te yayınlanan mektubunda şöyle diyordu:
- “……..Üsteğmen olan Babam şehit olduğunda geride biri 1.5 yaşında, diğeri 6 yaşında (ben) iki çocuk ve 27 yaşındaki annemi bırakmıştı. Annem, tanınan haktan yararlanarak bizleri KKTC vatandaşlığına da geçirdi. Hem TC, hem de KKTC vatandaşıyım……..Kıbrıs Barış Harekatı'nın ilk gerçekleştiği Çıkarma Plajı birkaç yıl önce sanıyorum özelleştirilmesi nedeniyle isim değiştirmiş. Çıkarmanın yapıldığı o plaja o dönemde babamın ismi verilmişti. Yıllarca Yavuz Çıkarma Plajı adını taşıyan yerden bu tabela kaldırılmış. Bunu 2 yıl önce Kıbrıs’a giden annem ve kardeşim plaja yakın olan şehitliği ziyaretleri sırasında üzüntüyle görmüşlerdir. Yani hep ailece tanıştığımız diğer şehitlerimizin isimlerinin verildiği yerler bugün bile aynen ayakta dururken, bir Ercan Havaalanı, bir Karaoğlanoğlu müzesi hala varlığını sürdürürken, Yavuz Çıkarma Plajı, nedense artık sadece belgesellerde var.......
Ergün Sokulluoğlu”
TABELA YERİNE KONDU AMA....
Yıllarca mücadeleyi sürdürdüm.
Nihayet, “YAVUZ ÇIKARMA PLAJI” tabelası 2012’de yerine kondu.
Ne ki 2014’de hadsizler yeniden tabelayı söküp “ESCAPE BEACH” yazan tabelayı astı. Hem de 15 Temmuz’da, ŞEHİTLERE ŞÜKRAN törenlerine, ŞAFAK NÖBETİ etkinliğine 4 gün kala...
Büyük tepki gösterdim, tabelayı yıkmakla tehdit ettim.
10 yıl önce, 15 Temmuz 2014’de şöyle yazmıştım:
- “ YAVUZ ÇIKARMA PLAJI tabelasının kaldırılması, sadece büyük bir saygısızlık değil, aynı zamanda, Barış Harekatı'nın 40. yıldönümü kutlamalarına ve 19 Temmuz gecesi sahilde tutulacak ŞAFAK NÖBETİ'NE 4 gün kala, Halkımıza yönelik büyük bir meydan okumadır...Eğer "Yavuz Çıkarma Plajı" tabelası tekrar yerine konmazsa, orada Şafak Nöbeti tutmaya kimsenin hakkı yoktur...Plajın gerçek adını bile oraya diktiremezsek, neyin nöbetini tutacağız? Şehit Yavuz Sokullu'ya ve tüm şehitlere büyük bir saygısızlık olan bu utanmazlığı ya düzeltirler, ya da 19 Temmuz gecesi o tabelaları aşağıya indiririz..O plajın gerçek tarihi adını bile oraya dikemeyenler olarak hangi yüzle Şafak Nöbeti tutmaya gideceğiz? Şehit üsteğmen Yavuz Sokullu'nun adı oraya dikilmezse hiçbir siyasi, oraya gelip şov yapmasın.”
Yoğun tepkilerim üzerine 18 Temmuz 2014’de beni arayan Girne Kaymakamı Gürkan Kara ve Plajı kiralayan şirket yetkilisi, “oranın gerçek adının “Yavuz Çıkarma Plajı” olduğunu, sözleşmede de öyle geçtiğini “Escape Plajı” tabelasının kaldırılacağını, yasal adı olan “Yavuz Çıkarma Plajı” tabelasının dikileceğini, belirtti ve kısa süreliğine bunu yaptı. Böylece olası olaylar da önlendi.
ESKİYE DÖNÜLDÜ
Ne ki, törenler bittikten bir süre sonra yeniden eskiye dönüldü. Hala aynı durum devam ediyor.
Birkaç gün önce bölgeye gidip fotoğraflar çektim.
Tam 5 tane büyük “ESCAPE BEACH” tabelası koymuşlar. En büyüğü batıdan bakıldığında Anıtın, Gazi Jetimizin, Müze Geminin ve Gazi Helikopterin görünmesini engelliyor.
Tepkileri önlemek için de, üzerinde “Yavuz Çıkarma Plajı “ yazan küçük bir yön tabelasını yol içindeki üçgen alan içine baştan savma koymuşlar, eğreti olarak orada duruyor.
Bu ayıptır, hadsizliktir, vefasızlıktır, Barış Harekatı’na ve kutsal değerlerimize saygısızlıktır, saldırıdır.
Yapılan Plajın yasayla konmuş adını değiştirmektir, suçtur.
Şehit Yavuz Sokullu’nun adını silmek mi istiyorsunuz.!!
Derdiniz nedir?
Altınbaş Gurubu sahiplerini, yöneticilerini, Girne Kaymakamlığını, Cumhurbaşkanını, Başbakanı, İçişleri Bakanını, Hükümeti, Alsancak Belediyesini ve Plajı kiraya veren Vakıflar İdaresi'ni bir kez daha uyarıyorum:
- 20 Temmuz Barış Harekatı 50. Yıl kutlama törenlerinden önce o İngilizce tabelaları kaldırın, plajın gerçek adı olan YAVUZ ÇIKARMA PLAJI tabelasını yeterli büyüklükte oraya dikin.
Yanına şehit tank üsteğmen Yavuz Sokullu’yu anlatan kitabesini yerleştirin!
KİRA UZATILMAMALI
Vakıflar İdaresi’ne de sesleniyorum:
- Şehit kanı ile sulanan bu tarihi Plajın kira sözleşmesi, 1 ay sonra, Ağustos 2024’de bitiyor. Eski müdür İbrahim Benter, Altınbaş gurubuna geçen yıl gönderdiği ihbarnamede sözleşmenin yenilenmeyeceğini bildirmiş, bu kararı değiştirtme amacıyla yapılan baskılara ve tekliflere karşı direnmişti.
Bu sözü tutun, ihbarnameden geri adım atmayın, sözleşmeyi asla yenilemeyin!!
Plajı, Alsancak Belediyesine devrederek ücretsiz halk Plajı olarak kullanılmasını sağlayın!
Yoksa bunun hesabını veremezsiniz, iki elimiz yakanızda olur, sizi Anavatana ve Türk ulusuna şikayet ederiz, rezil ederiz.
İbrahim Benter zamanında başlatılan açık müze çalışmasını sonlandırıp hayata geçirin!
Askerimize, şehitlere ve gazilere karşı bu denli ayıp ve vefasızlık yeter!
Biraz utanma duygunuz varsa 20 Temmuz Barış Harekatı'nın 50. Yıldönümüne böyle bir rezillikle girmeyin!
KKTC yetkilileri gereğini yapmazsa, Genel Kurmay Başkanlığımızın ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanımızın, Barış Hatekatı'nın 50. Yıldönümünde bu hadsizliğe son vereceğine inanıyorum