TÜRKLER

YAZARLAR

“Hazarya’da Çiçekler Kızıl Açar”

Yazan Mustafa DÖNMEZ

Bugün, On altı büyük Türk devletinin temsil edildiği Cumhurbaşkanlığı forsu, 22 Ekim 1925’te, güneşten çıkan 20 tane ışın olarak kullanılıyordu. 18 Şubat 1978'de getirilen yeni bir düzenleme ile armada yer alan ışın sayısı 16'ya düşürüldü. Günümüzde yürürlükte olan 25 Ocak 1985 tarihli yasa ile fors bugünkü haliyle kullanılmaktadır. Bu yıldızlardan birisi Hazar Türk Devletidir.

Atatürk dönemi hariç Türkoloji’de hak ettiği değerin çok altında yer verilen Hazar Türklerinin kurduğu devlete ne oldu? Neden bugün sanki vebalı gibi muamele görüyor? Üzerinde Türkiye’de araştırma yapanların sayısı bir elin parmak sayısını geçmiyor? Araştırmacı yazar, Tan Can 30 yıldır bu konuda hazırlık yapıyor ve ilk kitabını çıkardı. ‘Hazarya’da Çiçekler Kızıl Açar’

Hazar Türkleri, Yahudi dinini seçtiklerinde yeryüzünde bir tek Türk İslam Devleti yoktu. Hazarlar 820 yılında Yahudiliği seçtikleri için ‘yoldan çıktıklarını’ söyleyenlere sormak gerekir. ‘Sizler o zamanlar hangi dinde idiniz’ İslamiyet’e samimi geçişler sonraki yüzyılların olayıdır. Ve çok uzun bir süreç olmuştur.

Atatürk’ün söylediği gibi ‘Tarihi yazanlar, tarihi hakikate sadık kalmalıdır’

Hazar Türk Devleti M.S 190- 1100 yılları arasında 910 sene hüküm sürmüştür. Hazarların laik ve sekülerdi. Çağdaşlığı ve egemenliği onların gelişimini sağladı ve tarihte çok büyük iz bıraktılar. Orduları hiçbir savaşı kaybetmedi. En üstte Kağan vardı. Yardımcısı aynı zamanda orduların komutanıydı. Kağan’ı Muhafız Alayı korurdu. Bugün bize Orhun kitabelerinin okunuşunu bile değiştirerek söylenmesinin nedeni Türk’ü Araplaştırma veya onlarla aynı safa koyma çabasının ürünüdür. Köl Tigin ve Bilge Kağan Kitabelerine bakıldığında ve aslına sadık kalarak değiştirilmemiş Türkçe çevirisi yapıldığında yalın gerçek ortaya çıkar. Kağan tanrısal konuma sahipti. Kağan Türk töresine göre Tanrı Kut’tur.

Yahudi dinsel literatüründe Togarma neden tüm Türklerin atası sayılır? Neden Nuh’un torununun adı Türk’tür? Hazaryanın bayrağı neden bugünkü İsrail bayrağıyla birebir aynıdır?

Savaş meydanlarında yenilmeyen Türkler her şekilde bölünmek istenmiş kimi ‘Türkler Yahudi’dir’ kimileri Türkler, Hristiyan’dır. Türkler Müslümandır veya Türkler Şamandır demişlerdir. Oysa Türkler bir bütündür. Her sınıflandırma Türkleri ayırmaya küçültmeye matuftur. Bugün Dünya üzerinde 4.600 din ve inanç grubu vardır ve bu inanç gruplarının yüzde 79’da Türkler vardır.

Rusların meşhur milli destanları İgor Destanı Kıpçaklara aittir. Hazar sonrası bölgede yeni bir milletin inşası için, Kıpçak hikâyelerinden aşırılıp oluşturulmuştur. Bu durumu Rus şair Sergey Nikolayeviç Markov şöyle ifade etmektedir. ‘Destanımız, Azgın otlar benzeri büyümüş Slav dilinde Kıpçak sözleridir’

O dönem; Bizanslıların ve Arap tarihçilerin yazılı kayıtları ve gezginlerin notlarında Ruslar için Türk soylu denilmektedir. (Plinuus, İbn Rusteh, İbn Fazlan,Kedrenos, Henry Martin, Duchinski, Moris Simanko, Yuri Plaşevski)

Rus-Ukrayna savaşı, İsrail- Filistin savaşları tarihten gelen hesaplaşmalardır. Ruslar Ukrayna’da kaybederlerse tarihsel olarak yıkıma giderler. Ruslar ve İsrail diye tarihte bir millet olmadığı sonradan inşa edildiği ortaya çıkması istenmeyeceğine göre savaş ve katliamların galibi şimdiden bellidir. Müesses nizam tersine müsaade etmeyecektir. Oyunun sürmesi; Rusya’nın parçalanması değil zayıflatılması, Çin hesaplaşmasında Rusya’nın ona sınırsız lojistik veremeyecek seviyeye getirilmesine bağlıdır.

Rusya Hazar toprakları üzerinde oturduğunu ve işgalci olduğunu gayet iyi bilmektedir. Ukrayna’nın binlerce yıllık tarihinde 30 civarında Türk devleti kurulmuştur. Bugüne kadar en önemli ilişkileri perde arkasında yürüttüğümüz İsrail’in tarihte ilk defa Türkiye, Azerbaycan ittifakıyla başlatılan Karabağ savaşında destek vererek birliktelik sergilemeleri tüm dünyada şaşkınlık oluşturması? Kronik Türk düşmanlığıyla bilinen batı medyasının ses çıkarmaması nasıl izah edilebilir?

Putin neden Azerbaycan-Ermenistan savaşında sessiz kalmıştır. Geçmişte yaptıklarının tersine? Bu güç kimde vardır?

Tan Can, haklı olarak diyor ki; ‘hemen yanı başımızda bunlar olurken, Rus-Ukrayna savaşı boyunca Türkiye’de ekranlara çıkartılan sözde strateji ve askeri uzmanların söyledikleri, yaptıkları yorumları dinledikçe Atatürk’ü anımsadım. Atatürk, ‘Tarihini bilmeyenlerin coğrafyasını başkaları çizer’ sözü aklıma geldi’

Bugün ortaya çıktı ki Hitler’in katlettiği Musevilerin 3/2’i Hazar Türkleriydi.

Tarih şuuru olmadan Millet şuuru nasıl olabilir? Tarih bilgisi olmadan nasıl strateji üretilir? Okuduğu kitapların yüzde 70’i tarih kitaplarıydı. Türklük şuuru oradan geliyordu Türk Başbuğu Ata’nın…

TÜRKİYE TÜRKLERİ

Aytmatov, Türk dünyasının bilge ismi ve büyük edebiyatçısı. ‘Gün Olur Asra Bedel’ kitabında, özden uzaklaşmayı ve yabancılaşmayı anlatıyor. Türk devletleri savaşlarla değil iç savaşlarla yıkılmış. Türkler tarihini bilmediklerinden, kendilerinden olmayanların peşine takılıp gitmişler, atalarını, soylarını unutmuşlar. Türk’ün ataları, bilgeleri; dağa taşa bu yüzden kitabeler yazarak Türklere hatırlatma yapmışlar.

Din söylemiyle, kendi sapkın amaçlarını gölgeleyenler insanlara yüzyıllardır kötülük yapıyorlar. Hristiyan halk, Ortaçağ’da din ve mezhep çatışmalarında büyük bedel ödediler. Müslümanlar; Sıffın vakasından Kerbeleya, mezheplerden tarikatlara kadar kendi içinde büyük kırılmalar yaşadı, acılar çektiler. Bugün bile bir araya gelemiyorlar.

Mormonlar diye bilinen manyaklar ‘Halkın tapınağı’ isimli tarikatın şefinin aldığı kararla, 276’sı çocuk toplam 909 müridi topluca siyanür içerek intiharına neden oldu.

İsmailiye tarikatının sapkın lideri Hasan Sabbah mankurtlaşmış insan modeli ile haşhaşiler isimli bir fedai örgütü kurarak binlerce insanı katlettirmiş. Alamut kalesinin bir köşesini cenneti andıran şekilde düzenletmiş, o döneme göre şaşalı akıl almaz bir ihtişam ve lüks ve konfor yaratmış. Müride vaat edilen ‘cennet’ dir. Adnan Oktar’ın kediciklerine sorsanız onlarda cihat yapmaktadırlar.

Tarikat ve Cemaat önderleri şakirtlerine iki şekilde hükmediyorlar. Birincisi beklenti içinde olanlara cenneti, olmayanları cehennemle korkutuyorlar. Nurcular diye bilinen Risali Nur Cemaati bile sekiz kola ayrılmışlardır. Gelinen noktada birbirine kafir diyen Müslümanlar vardır. Ağızlarında ki cihat her kalıba dökülür. Çalarken yakalananlar ‘cihat adına çaldım’ derler. İzlemişsinizdir IŞİD ve El Kaide liderleri açıklamalarında yaptıkları katliamları ‘cihat yolundayız’ şeklinde maskelediler.

İngiliz belgelerinde kadrolu maaş aldıkları bilinen emperyalist kuklalardan Apdülhahap, Seyyid Kutup, Muhammed Apduh, Reşit Rıza’lar hep Allah yolunda gazacıları olarak kendilerini tanıttılar.

F. GÜLEN'nin cihatı CIA ve MOSSAD adına TSK’lerini ve devletin kurumlarını ele geçirmektir. İslam’ı iğdiş etmekle batının figüranı olarak yerini almıştır. Müridi olan subaylara; ‘kendini gizlemek için şarap iç, eşini dekolte giydir, oruç tutma, namaz kılma’ gibi sözleri İslam adına yapıyor, TSK içine sızmış şakirtlerine casusluk yaptırıyordu. Şakirtleri sorgulamadan emirlerine itaat ettiler. Türk halkına bomba yağdırdılar. FETÖ ABD’de Teksas eyaleti kilisesine 1milyon 700 bin dolar bağış yapması, Papaya gönderdiği mektupta ki, bizzat ziyaret ettiğinde ki sözleri hangi İslam’la bağdaşır. Dikey hiyerarşi- 7 katlı piramit şeklinde ki bir örgütlenme modeli nereden kopyalanmıştır? FETÖ yönetim kadrosu dar bir kadrodur ve 30 kişiyle sınırlıdır.

TSK’nin yıllardır yetiştirilmiş kadrosu dağıtılırken kendi kadrolarını yerleştiren CHABAD’cı üst akıl şimdi onlara karşı yapılan operasyonlar için, TSK’nin motivasyonunun düşürüleceğini, savunmayı zafiyete uğratacağını söylüyor. Askeri yapılanması hakkında ki araştırma ve soruşturulmanın durdurulması büyük yanlıştır.

15 Temmuz kalkışması ABD ve CIA’yla yapılan hazırlık paslaşmaları İncirlikteki ABD üssü ve Adana’daki konsolosluk üzerinden yapıldı. Hazırlık aşamasında görülen başka bir tuhaflık, 300 kadar FETÖ’cü subayın eşlerinden boşanması idi. Başarısızlık halinde onların zarar görmemeleri içindi.

TRT’yi basan birlik Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayına ait askerlerdi. Alay Komutanı FETÖ subayıydı. Kimine tatbikat kimine PKK ile mücadele, kimine operasyon olduğu söylendi. Darbe kalkışmasına katılan erler, astlar kandırıldı. Büyük cezalar aldılar.

Genelkurmay başkanının yaveri ve özel kalem müdürü FETÖ’cüydü. Sadece onlar mı? Genelkurmayın tüm kilit noktalarına FETÖ şakirtleri yerleştirilmişti. Tüm bunları planlayan, Personel Başkanlarına, Genelkurmay Başkanlarına ne yapıldı dersiniz? Onlar da mı kandırıldı?

Kalkışma sonrası ABD ve Avrupa’da Türkiye’ye karşı gösterdikleri olumsuz tavırlar dikkat çekicidir. Türkiye, Papalığı ve faaliyetlerini anlamadan, CHABAD operasyonlarını layıkıyla değerlendirmeden, ABD ve Batı güdümünden çıkamadığı müddetçe Büyük Türk Milletine çekilen operasyonlar içimizdeki ajanlarıyla, çeşitli kılıklarda devam ederek sürecektir.

Kapak: https://tarihvearkeoloji.blogspot.com/2016/03/askenazi-jews-and-turks.html

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.