RUMA ANLAYACAĞI DİLDEN KONUŞMA ZAMANI GELDİ

YAZARLAR

TUTUKLAYACAĞI TÜRKLER İÇİN 90 KİŞİLİK LİSTE HAZIRLAYAN RUM YÖNETİMİNE SESSİZ KALINMAMALI

Yazan Sabahattin İSMAİL

1- TUTUKLANACAK HER TÜRKE KARŞI MARAŞ'IN BİR SOKAĞI İSKANA AÇILMALI

2- EŞDEĞER MAL DAĞITIMI YENİDEN BAŞLATILMALI

3- DERİNYA'DA 500 SOSYAL KONUTUN TEMELİ ATILMALI. SINIR BÖLGELERİNDE YENİ YERLEŞİMLER YAPILMALI

4- DURDURULAN PİLE YOLU YAPIMI TAMAMLANMALI

5- TÜRKLERİ KATLEDENLERİ, SALDIRI VE KATLETME EMRİ VERENLERİ, TÜRK MALLARINI YAĞMALAYANLARI, TÜRK MÜLKLERİNİ RUMLARA DAĞITAN KİŞİLERİ İÇEREN BİR "TUTUKLANACAKLAR" LİSTESİ HAZIRLANMALI VE TUTUKLAMA EMİRLERİ ÇIKARILMALI

****

Rum yönetimi Kıbrıslı Türklerden oluşan 90 kişilik bir "tutuklanacaklar listesi" hazırladı

Bu liste içinde KKTC vatandaşı olan/ olmayan müteahhitler, emlakçılar, emlak alıp satanlar, emlak alım satımında aracılık yapanlar, emlak alım satımının reklamını yapanlar, emlak alıp KKTC’ye yerleşenler var...

Rum yönetiminin bu eylemi KKTC 'ye, Kıbrıs Türk Halkına, KKTC mülkiyet sistemine, KKTC hukukuna, KKTC ekonomisine açık bir siyasi saldırıdır.

Aynı zamanda silahsız bir savaş ilanıdır, meydan okumadır.

Çok açık bir tahrik ve provokasyondur.

1974 ÖNCESİNE DÖNME ÇABASI

Rum yönetimi bu saldırganlığı ile, bizi adanın yüzde 3'ünde kuşatma altına aldığı, 133 köyümüzü işgal edip yağmaladığı 1974 öncesi günlere dönmeyi hayal etmektedir

Oysa köprülerin altından çok sular akmıştır

ENOSİS amaçlı 1963 Kanlı Noel saldırıları ile eşit kurucu ortağı olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti’ni kanlı bir darbe ile gasp etmişler ve bizi kurucusu olduğumuz devletten silah zoru ile atmışlardır.

1974'e kadar bize etnik temizlik ve soy kırım uygulamışlar, yüzlerce Türkü katletmişler, köylerimizi işgal edip yağmalamışlar, bizi göçe zorlamışlar ve 11 yıl süren insanlık dışı bir ablukaya almışlardır.

ENOSİS'i gerçekleştirmek için 1963'de,1964'de, 1967'de ve 1974'de Yunanistan’ın ve kendilerinin neden olduğu savaşlara neden olmuşlardır.

GLOBAL TAKAS VE TAZMİNAT İLKESİ SAVUNULMALI

En sonuncu savaş olan 1974 savaşında kesin bir mağlubiyete uğramışlardır.

Yani hem saldırgan, hem suçlu, hem de mağlup taraftırlar.

Bunun bilinci içinde 30 Temmuz 1974 Cenevre Anlaşması'nda adada artık meşru bir Kıbrıs Cumhuriyeti olmadığını ve İKİ EŞİT OTONOM YÖNETİM OLDUĞUNU kabul etmişlerdir.

Ardından 1975 yılında Nüfus Mübadelesi Anlaşmasını imzalamışlar ve Türklerin gönüllü olarak Kuzeye, Rumların ise gönüllü olarak Güneye geçmesini kabul etmişlerdir.

Bunun doğal sonucu olarak 1977-1979 Doruk Anlaşmalarında adada artık Rumların Güneyde, Türklerin ise Kuzeyde yaşayacağı İKİ KESİMLİ bir yeni yapı olmasını kabul etmişlerdir

Bu anlayışa uygun olarak, BM'nin hazırladığı 1985-1986 Cuellar Planlarında mülkiyet sorununun BİREYSEL BAZDA DEĞİL, İKİ DEVLET ARASINDA GLOBAL TAKAS VE TAZMİNAT YOLUYLA çözülmesi öngörülmüştür.

Buna göre güneyde kalan Türk mülkleri Rum devletine, Kuzeyde kalan Rum mülkleri de Türk devleti mülkiyetine geçecekti. Yapılacak mahsuplaşma sonucu, borçlu kalacak devlet, alacaklı kalacak devleti tazmin edecekti.

Bu tazminat miktarı hesaplanırken Türk Halkının 11 yıllık maddi- manevi kayıplarının karşılığı olan tazminat hakkı da belirlenecek ve savaşın haksız ve mağlup tarafı olan Rum devletinden talep edilecekti.

Doğal olan, doğru olan da budur.

HAKLI VE GALİP TARAF BİZİZ

Dünya tarihinde haksız, saldırgan ve mağlup tarafın, haklı, masum ve GALİP taraftan tazminat talep ettiği, şart dayattığı, isteklerini empoze ettiği görülmüş değildir.

Oysa şimdi Rum yönetimi sanki haklı, masum ve galip taraf kendisiymiş gibi, ve biz de haksız saldırgan ve mağlup tarafmışız gibi bize şart dayatmakta, hegemonyacı ve hakimiyetçi taleplerini empoze etmekte, sorumlusu olduğu savaşta kaybettiği kuzeydeki topraklar üzerinde mülkiyet iddiasında bulunmakta ve sanki son 60 yılda hiçbirşey yaşanmamış gibi insanlarımızı tutuklamaya kalkmaktadır.

ANLADIKLARI DİLDEN KONUŞMAK ŞART

Bu yüzsüzlüğe, şımarıklığa ve hadsizliğe karşı anladıkları dilden konuşmak artık kaçınılmaz hale gelmiştir.

KKTC aciz, çaresiz ve güçsüz değildir.

Pasif, korkak, ürkek davranmak yerine mukavemetçi bir ruhla cesur kararlar alarak bu saldırganlığa karşı HODRİ MEYDAN demeliyiz.

KKTC, Türklerin tutuklanmasını sadece izlemekle yetinen çaresiz ve zavallı bir devlet olmaktan süratle çıkmak zorundadır

Alabileceğimiz çok etkili önlemler vardır.

Ne ki, CB Tatar, alınacak önlemleri görüşmek için Rumu çok iyi tanıyan TMT'cilerle, mukavemetçilerle, KKTC 'yi savunan inançlı kişilerle görüşmek yerine, federasyoncularla, Rumlarla işbirliği içindeki Ticaret Odası ile, Rumlarla iş ilişkisi kuran iş adamları ile, Rumlarla bağlantısı olan müteahitlerle görüşmektedir.

Doğal olarak, TMT ruhu taşımayan ve ceplerine girecek paradan başka birşey düşünmeyen bu işbirlikçi teslimiyetçilerle yapılan toplantılardan, Rum saldırganlığını durduracak cesur kararlar çıkmamıştır, çıkmayacaktır .

Nitekim önerdikleri çözüm, bir an önce Rum yönetimiyle masaya oturup federasyon çözümü üzerinde anlaşmaktır!! Yani KKTC’Yİ tasfiye etmektir.

KKTC 'ye ve iki devletli çözüme inanmayan bu işbirlikçi gizli/açık federasyoncularla zaman kaybetmek büyük bir hatadır.

Rum yönetiminin başlattığı bu saldırganlığı durdurmak için TMT'cilerle görüşmek ve TMT RUHU ile hareket edip MUKAVEMETÇİ kararlar almak şarttır.

5 MADDELİK ÖNERİ PAKETİ

Rum MİSİLLEMEDEN anlar.

MÜTEKABİLİYET İLKESİNİN uygulanması şarttır

Rum yönetimini durduracak 5 maddelik önerim şöyledir:

1- TUTUKLANACAK HER TÜRKE KARŞI MARAŞ'IN BİR SOKAĞI İSKANA AÇILMALI

2- EŞDEĞER MAL DAĞITIMI YENİDEN BAŞLATILMALI

3- DERİNYA SINIRINDA 500 SOSYAL KONUTUN TEMELİ ATILMALI VE SINIR BÖLGELERİNDE YENİ KÖYLER KURULMALI

4- DURDURULAN PİLE YOLU YAPIMI TAMAMLANMALI

5- TÜRKLERİ KATLEDENLERİ, SALDIRI VE KATLETME EMRİ VERENLERİ, TÜRK MALLARINI YAĞMALAYANLARI, TÜRK MÜLKLERİNİ RUMLARA DAĞITAN KİŞİLERİ İÇEREN BİR "TUTUKLANACAKLAR" LİSTESİ HAZIRLANMALI VE TUTUKLAMA EMİRLERİ ÇIKARILMALI

***

Bu kararları alıp uygulamaya koyun.

Rum yönetiminin yaygarası, ağlayıp zırlaması ve çığlıkları değil Ay'dan, Mars'tan bile duyulmazsa, ben de birşey bilmiyorum.

Var mı bu yürek sizde?

Rum yönetiminin anladığı dil budur.

Bir Türkü tutukladığı anda Maraş'ın bir sokağını yerleşime açın!

Eş değer mal dağıtımını yeniden başlatıp 50 yıldır güneyde bıraktığı malına karşılık eş değerini almayan hak sahiplerine eş değerde mülklerini vererek elde kalan 5 milyar puanı sıfırlayın.

Pile yolunu kararlılıkla bitirin.

Türk mülklerini yağmalayanlar ve Türkleri katledenler için tutuklama listeleri hazırlatın

Sınır bölgelerinde sosyal konut inşaatları başlatın. Sınırda yeni köyler kurun...

Görelim bakalım Hristodulidis saldırganlığa devam edecek mi?

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.