Yazan Dr. Nurçin İNCİRLİ
KKTC'de halk aşılanmaya zorlandıktan sonra görülen ölüm oranlarını endişe ile takip ediyoruz! Önümüzdeki günler, aylar ve yıllar içinde özellikle mRNA sıvılarını alanlarda bu tablonun daha da kötüleşeceğinden korkuluyor. Buna rağmen plandemi mafyası yüzü kızarmadan halka ölümlerin Wuhan Virüsünden kaynaklandığı yalanını söylemeye devam ediyor.
Söylenen yalan, DSÖ’nün 11 Mart 2020 tarihinden pandemi ilan etmesi ve nedenini de SARS-CoV-2 adı verdikleri virüs olduğunu iddia ettiler. Ama iddia edilen virüs hiçbir zaman ne izole edildi, ne de kaynağı bilimsel olarak gösterilemedi. Bu sebeple pandemi değil plandemik bir süreç yaşıyoruz.
Tüm dünyada aynı anda bu izole edilememiş virüs için PCR testi kullanıma girdi. Yani izole edilmeyen virüsün bir de test kiti vardı. PCT test ise Alman viroloji profesörü (akademik hayatı şaibeli ve doktora tezler sahte olan) CristianDrosten arkadaşının da yardımı (PCR kiti üretim fabrikası olan) ve küresel gücün finans desteği ile dünyanın kullanımına sundular. Böylelikle PCR test sayesinde her ülkede virüs buldular. Ve önceki yıllarda yaşadığımız domuz gribi, kuş gribinden farklı olarak daha etkili ve kalıcı kıldılar. Küresel güç eli ile aynı anda tüm ülkelerde yöneticiler ve medya tek elden aynı dili konuştular.’ Bir pandemi var ve bu ölümcül’ .Fakat süreç geçtikçe ortaya gerçek tablo çıktı; Dünya Sağlık örgütü bu virüsten dolayı insanların %99.8 sağlıklı atlattığını vurguladı.Peki bugüne kadar 5 milyon insan nerden kaybedilmişti; Maalesef ki Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği hem koruyucu hem de hastane yoğun bakımlarında kullanılan ilaçlar ruhsatsız ve çok ciddi yan etkileri olan ilaçlardı.Dünyada hiçbir ülkede uygulanmayan otellerde favipiravir (16 tablet günde) ve kan sulandırıcı ilaç tedavisi maalesef ülkemizde binlerce PCR pozitif insana uygulandı.İlk kez insanlar bir hastalıkta otel odasında yapayalnız desteksiz ve uygun olmayan şartlarda tedavi edildiler.Bu insanlık onuru için kabul edilemezdir.
Biz plandemi platformu olarak bize ve halkımıza yaşatılan insanlık dışı uygulamaları kabul etmiyor ve mücadele veriyoruz. Biz içinde işçisi, öğretmeni, hekimi, öğrencisi ile sadece sağlıklı bir hayat talep eden Kıbrıslı Türkleriz.
Düşünün ki hiçbir zaman bilimsel olarak izole edilememiş ve kaynağı saptanamayan bir virüs var ve bunun için insanlar aşılanıyor; peki aşının içinde ne var? Yapılan bilimsel araştırmalar aşılarda grafen oksit dediğimiz toksik etkili bir madde ve ağır metallerin bulunduğu bilimsel verilerle ispatlandı. Aşı öncesi ülkemizde vaka sayısı çok düşükken maalesef aşılamanın 16 Ocak 2021 de başlanması ile vaka sayısı adamızda anlamlı derecede arttı. Ve ölüm vakaları da aynı şekilde; aşılama öncesi 11 ölüm, aşılama başladıktan sonra 77 ölüm çıktı. Bu aşılar faz 3 dediğimiz deneme aşamasında olan aşılardır; yani bizim çocuklarımıza yıllardır uyguladığımız ruhsatlı aşılar gibi olduğunu sakın düşünmeyin. Şu anda uygulanan aşıların yapılmadan önce, yapılacak kişiden onay alınması, kan testlerinin yapılması ve aşı sonrası için de takibi mutlaka gerekirdi.Fakat bunların hiçbiri yapılmadı. Ve şu ana kadar adamızda 133 kişi evinde ve iş ortamında aniden kaybedildi; bunların yarısı aşılıydı. Bu ani ölümler bizi çok tedirgin etti; mutlaka araştırılması gerektiğine inanıyoruz.Fakat ne ilgili bakanlık ne de meclis bu konuda bir adım atmadı. Hatta bu deneysel sıvıları kendi halkına laik gören ve sadece iki ay gibi çocuklarda gözlemlenmiş olan bu sıvıları ilaç mümessili gibi halka dikte etmeye çalışan hem de sol partiden vekillerimiz var..bu çok üzücü…bizim sağlık hakkımızı kim savunacak..kime güveneceğiz….
Diğer taraftan maske kullanımın maalesef bilimsel olarak koruyucu olduğuna dair tek bilimsel çalışma yok.
Ayrıca maskelerin üretim materyali maalesef Polypropylene dediğimiz petrol hammaddesinden üretilmektedir. Yani zaten koruyucu olmayan maskeler bir de petrol gibi toksik bir madde içermektedir; yani bu maskeleri takan bizler ve çocuklarımız tüm günü benzin istasyonunda geçiriyoruz. Bu maskeleri takan insanların sağlıklı olması mümkün değildir; elbetteki zarar göreceklerdir.
Bu kadar aydır eğitim, sosyal ilişki, gezme, sağlık her türlü hakkımız devlet eliyle elimizden alındı, hurafelerle bize maske takılıp onayımız sorulmadan deneysel sıvılar yapıldı, insanlarımızı aniden kaybetmeye devam ediyoruz, şu anda hastanelerde en çok bakılan hasta grubu aşılılar ,peki biz Kıbrıs halkı ne zaman uyanacağız…
Çocuklarımıza aşı firmasının sadece iki ay aşılayıp gözlemlediği ve kalp zarı ve kası iltihabı yapma riski yüksek olana deneme aşıları yapıldı; buna nasıl göz yumduk!
Bizim evlatlarımız kobay mı?
Sizce gerçek bir salgında 80 kişi mi ölür yoksa aynı anda binlerce insan mı?
Sizce gerçek bir aşılama olsa aşılar işe yaramazmıydı?
Aşılama neden işe yaramıyor?
Aşılı hasta ama hasta olup yoğun bakıma giriyor, neden?
Ve ölüyorsa biz bu aşılama işinden ne anladık?
Neden aşılanan insanlar maske takmaya devam ettiriliyor?
Neden insanlara aşı baskısı yapılıyor ve işlerinden atılmakla tehdit ediliyorlar?
Bunu bize bilimsel olarak açıklayın lütfen.
Biz size bilimsel verilerle gerçeği anlattık, bundan sonrası sizin kararınız. Ama alacağınız karar çocuklarınızı da etkileyecek bilin istedik…
Hurafe düşmanı 3 Yıl Önce
Ona bakarsanız, 15 mart 2020'de pandemi önlemleri alınmaya başlamadan vaka ve ölüm sayısı 0 (sıfır) idi. Keşke hiç önlem almasaydık, kimse ölmeyecekti. Öyle mi Nurçin İncirli? Siz gerçekten doktor musunuz? 15 Ocak 2021 öncesi vakaların yayılma hızı, ülkeye giriş çıkışların kısıtlı olması, delta varyantının daha yeni evrilmiş olması, bunların hiçbirinin önemi yok öyle mi Nurçin İncirli? İşinize gelen rakamları söyleyip diğerlerini gizleyerek bilimsel açıklama yapmış oluyorsunuz öyle mi Nurçin İncirli?
Bilim şüphedir 3 Yıl Önce
Sn hurafe düşmanı,siz şüphesiz bilime iman etmiş olabilirsiniz,ancak bilim dogma değildir,söylediklerinizle bugünkü gerçekler tam tamına zıttır,herşeye rağmen hala iman ediyorsanız siz olsa olsa hurafe aşığısınızdır.Atom bombasıda bilim eseridir,sizin mantığınızla ona sıkı sıkı sarılmalıyız öylemi sayın hurafe aşığı?
Hurafe düşmanı 3 Yıl Önce
Bilim şüphedir, yuvarlak yuvarlak konuşarak ancak suyu bulandırırsınız. Niyetiniz bu değilse, yazın yazdıklarımla "tam tamına zıt" olan gerçekleri neymiş bakalım. Bir şey de yazmış değilim henüz, sadece yazıdaki artniyetten bahsettim.
İsmet 3 Yıl Önce
Aynen katılıyorum
Panda 3 Yıl Önce
Doktor olduğunu iddia eden bu kişi virüsün izole edilmediği şeklinde yalan söylüyor. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7036342/
Tarık Hacıoğulları 3 Yıl Önce
Daha dün Covidden 41 yaşında aşısız hasta öldü Kıbrısta. Yeter artık bu sorumsuz ilgi budalası doktordan çektiğimiz.
Lazarian 3 Yıl Önce
Her cümlesi ayrı facia olan bir yazı. Bilimsel olduğunu iddia ettiği verilerin hiçbirinin kaynağı yok ve utanmadan "bilimsel olarak ispatlandı" yazıyor her iki cümlede bir. Aklınca ne kadar "bilimsel" yazarsa o kadar "bilimsel" olacak yazdıkları heralde. Bu kadına diploma verene de bu safsatalarına inanana da yazık.
Ercüment çözer 3 Yıl Önce
Siz dangalaksiniz
Hasan Kaya 3 Yıl Önce
Aşı severler, troller yorum yapmış bunlar moralinizi bozmasın Nurçin Hanım. Siz doğru bildiğiniz yolda devam edin. Sizin gibi gerçek doktorları Allah başımızdan eksik etmesin. Yazdığınız hersey doğrudur. Size güveniyoruz, inanıyoruz.
Ozan 3 Yıl Önce
Aşıların içerikleriyle ilgili grafen oksit iddiası gayet açık ve tarafsız kişilerce bağımsız test laboratuvarlarında ortaya konmuştur. Az sayıda yabancı kaynaklarda hala yer alıyor bu bilgiler. Lakin bunların çoğu sansürlendiği için sınırlı bir kesim tarafından okunabiliyor. Baştan aşağı çelişkilerle dolu bu küresel operasyonu destekleyen tüm yetkililer bir gün yargılanabilir ve ceza alabilirler. Moralinizi bozmayın ve üstteki trollere de aldırmayın...
Lazarian 3 Yıl Önce
Bu kadar laf geveleyeceğinize o "bağımsız ve tarafsız" labaratuvarlardan tek bir tanesini yazsanıza, biz de öğrenip bilinçlenelim?
sorgulama 3 Yıl Önce
aşı olanlar...madem aşınız sizi koruyor sizene aşı olmayanlardan..!
Ozan 3 Yıl Önce
Her gün mutasyon geçiren bir virüsün neden olduğu hastalık için aşı üretilebilmesi bırakın bilimi, mizahın bile konusu olamayacakken şu an risk dahi taşımayan 12 yaş altı çocukların sıvılanmasına konuşuluyor. Açık havada maskeyle gezen insanlar, pcr ile covid teşhisi, işlevi olmayan ilaçların dayatıldığı tedaviler; manipüle edilen tedavi kayıtları göz göre göre ; deliliğin boyutlarını anlamanız için yeterli değil mi?
sorgulama 3 Yıl Önce
işte, sanırım aşının yan etkilerinden biri, küfürsüz, aşağılamadan cümle kuramama.!! yazık len..