Yazan Sabahattin İSMAİL
1974 Yılı Kasım ayında 2 Rumun 2'si anne, 3'ü çocuk, 5 Türkü vahşice katletmesi unutuldu.
Herhalde "çözüm hayalleri yıkılmasın", diye, acımasızca öldürülen insanlarımız öldürülme yıldönümlerinde olsun mezarları başında hiç anılmadı, hiçbir belgeseli yapılmadı, hiçbir kitaba girmedi, anıtı dikilmedi, filmi yapılmadı, haberlere konu edilmedi.
Tam aksi Rumlar ise bizi suçlamak için birçok uyduruk, hayali filim yaptı, biz ise hep sonradan tepki gösteren olduk.
Netflix 'de yayınlanan kara propaganda dizisi Famagusta, bunun son örneğidir.
NE OLMUŞTU?
1974 Barış Harekatı, Güneyde binlerce esir Türk kurtarılmadan ve on binlerce Türkün yaşadığı yüzden fazla köy Rum kuşatması/işgali altında iken, 16 Ağustos 1974'de bitirilmişti.
Kuzeyde yaşayan Türkler kurtulmuştu ama Güneyde kalan Türkler için 1 yıldan fazla sürecek bir cehennem hayatı başlamıştı
Limasol, Larnaka, Baf, Lefke ve birçok köyü işgal eden Rumlar, Türk erkeklerini toplayarak Limasol, Yeroşibu ve Larnaka esir kamplarına götürmüştü.
Evlerinde yalnız, korumasız kalan kadın ve çocuklar taciz ediliyor, açlık çekiyordu
Rum işgali atında yaşamak istemeyen, Rumların tacizlerinden, aşağılamalarından bıkan ve korku içinde yaşayan bazı Türkler, her türlü riski göze alıyor ve anlaştıkları Rumlara büyük paralar ödeyerek kendilerini Kuzeye geçirmelerini istiyordu.
Limasol'da yaşayan Nevin Mahmut da bu Türklerden biriydi.
Kendisi ve çocuklarını para karşılığı Kuzeye kaçıracak birini bulmuştu.
Bu kişi Limasol'da taksicilik yapan Yannis adlı bir Rumdu. Nevin Mahmud, yola çıkmadan günler önce, Lefkoşa'da olan eşine Rum taksici ile ilgili bilgi vermiş, taksi plakasını ve hareket edecekleri gün ve saati bildirmişti.
Belirlenen günde kendisi ve çocukları 8 yaşındaki Tijen ve 4 yaşındaki Seniye ile birlikte taksiye bindiler.
Onlarla beraber 24 yaşındaki komşusu Ülfet Osman ve 3 yaşındaki kızı Semay Osman da Kuzeye geçmek için Rum taksiciye para vererek aynı taksiye binmişti.
Ne ki katil Rum, Lefkoşa yerine Rumların yaşadığı Trodos Dağı'na sürdü.
Yolda arkadaşı Monagri köyünden Makis İoannus 'u da yanına almıştı.
2 anne ve çocukların bağırıp çağırmalarına aldırmadan onları bağladılar, sonra tecavüz ettiler ve ardından korkunç işkenceler yaptıktan sonra kurşunlarla delik deşik ederek katlettiler.
Canlı canlı annelerin göğüslerini kestiler. Küçük kız çocuklarını barbarca, vahşice öldürdüler, ormanda o halde bırakıp cinayet yerinden ayrıldılar.
NASIL ORTAYA ÇIKARILDI?
Lefkoşa'da eşlerini ve çocuklarını bekleyen babalar, saatlerce bekleyişten sonra eşleri ve çocukları gelmeyince polise ve liderimiz Denktaş'a giderek durumu anlattılar, Rum taksicinin adını ve taksi plakasını verdiler.
Denktaş, Rum yönetimi lideri Klerides ile konuşarak bilgileri verdi.
Klerides'in talimatıyla harekete geçen Rum Polisi katil Yannis'i tutuklayıp sorguladı.
Katil, Türk annelerle çocuklarını arkadaşı Makis ile birlikte intikam için katlettiklerini itiraf etti.
Cinayet yerine gidildi, cesetler alındı ve Türk tarafına teslim edildi
Yapılan otopside, kadın ve çocuklara tecavüz edildiği, işkence yapıldığı ve annelerin göğüslerinin kesildiği belirlendi.
Şehitler göz yaşları içinde yan yana defnedildi
Katil Yannis ise Güneyde yargılanıp ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
3-4 yıl sonra kanser olduğu gerekçesiyle serbest bırakıldı, kısa süre sonra öldü. Kendisine yardım eden arkadaşı Makis ise uzun süre hapis yattıktan sonra şartlı tahliye oldu, bir süre sonra o da öldü.
ŞEHİTLER UNUTULDU
Ne yazık ki bu şehitlerimizi anmak için hiçbir etkinlik yapılmıyor, unutulup gittiler. Rum vahşetini gözler önüne serecek bu katliam, bugün 70 yaşın üzerindeki insanlar hariç kimse tarafından bilinmiyor, o nedenledir ki hala içimizde Rum seviciliği yapılıyor ve geçmişte Rumlarla birlikte barış içinde kardeş kardeş yaşadığımız yalanları ile gençliğin beyni yıkanıyor, yine ortak bir devlette, Rumlarla içiçe yaşayabileceğimiz şeklinde propaganda yapılıyor
Türk askerini suçlamak için Famagusta adlı uyduruk propaganda filmlerini yapanlar, tümüyle gerçek olan Türklere yapılan katliamları örtbas etmeye ve unutturmaya çalışıyorlar
Türkiye ve KKTC'de, bugüne dek bu vahşetin filmini yapacak bir tek kişi çıkmadı.
BRTK'ye, milyonlarca TL'lik bütçesi olan TRT'ye ve saçma sapan diziler yapan Anavatandaki özel televizyonlara sesleniyorum:
Bu vahşeti filim yapın, Türk ordusunu katliam yapmakla suçlayanların barbar ve vahşi yüzlerini Dünyaya teşhir edin.
Anavatan ve KKTC hükümetleri, bu konuya mutlaka el atmalıdır