ELİNE OKLAVAYI ALAN EKRAN KARŞISINDA

YAZARLAR

DELİLER DİYARI, MUZAFFER İZGÜ DE KİMMİŞ!

Yazan Mustafa DÖNMEZ

Rusya kuvvetlerinin yüzde 65’i Çin sınırına konuşlu. Geri kalanıyla Ukrayna’yla savaşıyor. Almanya, Rusya bize saldıracak diye ülkesini alarma geçirdi. Amerika, Rusya tehlikesine karşın bugüne kadar görülmemiş devasa büyüklükte, üstelik 4 ay sürecek bir tatbikat için NATO’yu harekete geçirdi. Rusya Dışişleri sözcüsü; ‘Evet 3. Dünya savaşı çıkacak ama biz onu dışında kalarak izleyeceğiz. Dilerim bu savaşta yanlışlıkla kafamıza tuğla düşmez’ dedi. Gerçekler halka anlatılan masallardan çok farklı.

Mizah ve ‘toplumcu gerçekçilik’ üstadı, Muzaffer İzgü’nün ‘Donumdaki Para’ isimli kitabı 27 öyküden oluşuyor. Bireysel taşlamadan, toplumsal hatta siyasal yergiye kadar uzanan şaka yüklü anlatımlarıyla, İnsanda hayret uyandıran, düşündüren, aynı zamanda güldüren bir kitap. Yaşasa, deliler diyarından çok malzeme çıkarabilir, hikayelerine yenilerini ekleyebilirdi. Çünkü mizah halklara dayatılan siyasi illüzyonu bozar. Ülkemizde bu konuda kaynak bitimsiz. Tek sorun yaşanan paçozluklarla dalga geçenler, muktedirler tarafından sevilmemesi ve başlarına türlü işler açılmasıdır.

Son günlerde dünya odaklı haberler zıvanadan çıktı. İnanılmaz olaylar, haberler, gündemi kaplıyor. Son noktayı medyanın sevimli yüzü Hacı Yakışıklı koydu.

ELİNE OKLAVAYI ALAN EKRAN KARŞISINDA

İktidar sever Hacı Yakışıklı almış eline oklavayı ekranda strateji dersi veriyor. Çoşkulu ve Yararlı! Ülkeleri ve sınırlarını bir baştan sona elindeki oklavayla işaret ediyor. Savaş prensipleri üzerine iddialı büyük sözler sarf ediyor. Üstelik karşısındaki kişilerden ikisi Harbiyeli.

Çoşkun ve Yarar; Yüzlerindeki kederi ekrana yansıtmışlar. Mete Yarar, Hacının elinde ki şeyle, bir çırpıda ileri geri hareketlerle geçiştirdiği yerlerde görev yapmış, ömrünü tüketmiş birisi. Görevi sırasındaki kahramanlıkları Subaylar arasında bilinir. Mete, Hacının zırvalarına müdahale etmiyor. Hoş etse, hangi birini düzeltecek. İçine kapanmış programdan kopmuş, çökmüş bir tavır sergiliyor. Nereye düştük der gibi çaresizlik içinde. Çoşkun’un, Hacıya acımsı bakışı daha berrak. Sanki büyük komutan; İskender veya Napolyon, tarihin derinliklerin çıkagelmiş. ‘Harp Okulu ve sınıf okulunda 5 sene boşuna okumuşuz der gibi hayıflanıyor. Hacının verdiği bilgiler ağır. Çoşkun ayakta durmakta zorlanıyor. Düşmemek için elindeki çubuktan destek alıyor.

Hacı, acımasız, yaman; yakıcı, şok bilgileri iki Harbiyeliye paket, hap gibi boca ediyor. Anasıra onaylamaları için Çoşkun ve Yarar’ın yüzlerine bakıyor. Çünkü verdiği tarihi dersin farkında.

Harbiyeliler harbi konuşamadılar. Başlarına gelen Hacı’yı hak ettiler…

Hacı; Kara harekâtına, kare harekâtı diyor. İpe sapa dizilmez konuşmaları, izleyicilerin gözünden kaçmıyor. Bizim Millet komik. Gailesiz. Hemen patlatmış esprilerini;

‘Bak bak yakışıklıya. O kedi buraya gelecek. Allah’ım aklıma mukayyet ol’

‘Hacı..ya..bak..hacı yaaa.’,

‘Eline değneği alan, uzman kesiliyor.’,

‘Tarlaya sınır çiz desen, çizemeyecek adam bak hudut çiziyor, şaka gibi’,

‘Elinde oklava. Mantı açsa bari...komedi programı gibi...’

‘Fotoğrafta kadının beden dili her şeyi söylüyor. Bitse de gitsek cahil cahil konuşuyorlar duruşu.’

‘Adam dereye iniyor sanki o kadar hakim ki konuya. Boşuna dağlarda gezmişiz’ vs.

Her şeyi bilen ‘Dahi Diktatör’ kitabının yazarı Celal Şengör hocanın, ekranlarda tek rakibi artık Oklavalı Hacıdır. Görünen o ki, Celal Hoca, oklavalı Hacı’ ya yenildi. Çünkü Hacı Yakışıklı!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.