RUMLAR ÇILDIRMIŞ OLMALI!

Haber Merkezi Lefkoşa/ 17 Aralık 2024

Bugün Ulusal Birlik Partisi Milletvekili Yasemin Öztürk, KKTC Meclisinde görüşülen Dışişleri Bakanlığı bütçesinde yaptığı konuşmada, “yalnızca barışa taraf olmalıyız” dedi

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bir sürerdir adayı silah deposuna çevirmesi KKTC Meclisinde UBP İskele Milletvekili Yasemin Öztürk tarafından gündeme getirildi. Öztürk mecliste yaptığı konuşmada; Bir anda hiç gündemimizde olmayan yepyeni bir sorunumuz oldu. Bu, Rum kesiminin AB'de üyeliğinden sonra şimdi de NATO’ya üyeliği konusunda yapılan görüşmelerdir.

Tabii ki bu teklif durduk yerde gelmedi.

Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış..

NATO'ya gelen emir ve işleyen bir küresel plan dahilinde oldu.

Bu teklifin bir nedeni de Türkiye'ye gözdağı vermek, yani Türkiye’yi KKTC'nin varlığından vazgeçirmek de olabilir. Onun için hep birlikte bu konuya hazırlıklı olmakta fayda var. Ve bu tür küresel planlar kapımıza dayanmadan önce tedbirlerimizi alarak bilinçlenmek zorundayız.

Burada bir hatırlatma yapmak istiyorum. ABD Başkanı Georges BUSH, Yunan milli günü olan, Türkleri katlettikleri Mora’daki isyan günlerini (1821) kutlamak üzere 25 Mart 2006 tarihinde Beyaz Saray’da yaptığı konuşmada, “gençlerimiz Yunan bağımsızlığı için savaştı” demişti. Bu kez 30 Ekim 2024’de Joe Biden, Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides’i aynı amaçlarla makamında ağırladı. Bunu tarihten gelen beraberlik olarak görmeliyiz.

Türkiye’de üsleri olduğu halde, ABD ve NATO’nun Rum kesimi ile yaptığı bu görüşme, iki ülkenin savunma alanı dahil ilişkilerini stratejik düzeye çekme kararı almalarının hemen ardından gerçekleşti.

ABD’nin bu hamlesi Türkiye’nin duyacağı rahatsızlığı rağmen gerçekleşmiştir. Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler dikkate alındığında, ABD, Ada’da taraflar arasında denge unsuru olması gerekirken bundan açıkça vazgeçmiştir.

ABD başkanı, Rum kesimi Cumhurbaşkanıyla yaptığı bu görüşmeden bir ay sonra tarafsızlık politikasından ayrılışa işaret ederek, “Güney Kıbrıs'ın silahlı kuvvetlerinin ABD desteğiyle askeri ittifakın standartlarına getirilmesi için gerekli eğitim ve teçhizatı aldıktan sonra NATO üyeliğine başvurabileceğini belirtti.”

Anlaşılan İngiltere’nin iki üssü yetmemiş. ABD, İsrail ve Fransa’nın üsleri ile Ada adeta bir “uçak gemisine” dönüşürken , bu kez NATO’ya üye olalım diyen sınır komşumuz var.

Her seferinde, Türk askerinin adadan çıkmasını isteyen Rum kesimi, anlaşılan neredeyse dünyadaki tüm askeri güçlerini adaya davet etmekte kararlı… Peki bu davet kime karşı? Tabii ki Türkiye’ye… Bu davetin tek bir amacı olabilir, o da Kıbrıs adasının tamamına sahip olmak.

1974’den sonra Akdeniz’in doğusundaki Kıbrıs adasında barış varsa, bunun tek nedeni ülkemizdeki varlığımız bir parçası olan Türk askeridir. Eğer bu barış ortamının kıymetini bilemez , Rum kesiminin adayı silahlandırmasına karşı durmazsak, yarın şu andaki ülke sınırlarımızda bir mahalleye bile adımızı veremeyecek duruma geleceğimizi söylemek istiyorum.

Son olarak varlığımızı devam ettirmek için birlikte olmalıyız. Adada silahlanmadan değil, barıştan yana olduğumuzu bütün dünyaya haykırmalıyız. Tek şansımız barıştan yana olmaktır. Bunun için fazla zamanımız kalmadı. Gündemimizde olmayan, NATO ve diğer askeri üslere karşı, BARIŞ mesajı vererek savaşalım. Muhalefet ve hükümeti ile birlikte hareket edelim diyerek konuşmasını tamamladı.