11 Eylül Maltepe Mitinginin Ardından...
VE MİTİNGİN BÜTÇESİ!
5gvirusnews Haber Merkez İstanbul / Miting Raporu / 13 Eylül 2021
11 Eylül’de İstanbul’da, “aşı karşıtı” değiliz diyerek düzenlenen, ama her fırsatta basın-yayın organlarınca yalnızca, “aşı karşıtları” diye tanımlanan miting nihayet gerçekleşti.
Ardında da Türkiye’nin hatta dünyanın en büyük sorunlarından birisinin medya olduğuna, insanların doğru haber almalarını sağlamak yerine, nasıl yalan haber yaptıklarına ve yanlış yönlendirdiklerine şahitlik yaptık.
İlk önce 11 Eylül tarihine çeşitli anlamlar yüklendi, bağlantılar kuruldu ve nihayet 666’ya bağlandı. Tabii ki mitinge gitmeyin denildi.
Mitingi 666’ya bağlayanların imdadına, Maltepe Kaymakamı olan Meftun Dallı devreye girdi. İstanbul Valiliğine yapılan miting müracaatından habersiz, görevinden 20 Ağustos tarihinde alınan ve yani atandığı Derince Kaymakamlığındaki görevine gideceği gün olan 3 Eylül 2021 tarihinde miting, “talebini uygun” görülmediğine imza attı. Karar ABP’sinin bilgisine, 6 Eylül 2021 tarihinde yeni görevine başlayan Bahri Tiryaki’nin geçtiği gün bildirildi. İstanbul Valiliğinin mitinge onay vereceğini öğrenenince de ilk önce yazılan karar sızdırıldı. Ardından acele ile 8 Eylül tarihinde, Maltepe Kaymakamlığı, “Basın Açıklaması 2021-1” ile istenmeyen miting “iznin” iptal edildiğini, YETKİSİ olmadığını bilmeden yazdı. Nerdeyse medyanın tamamı 9 Eylül’de aldığı bir emirle haberi büyük bir sevinçle karşılayarak kullanmaya başladılar.
İşte buradaki sevinç ülke olarak sorgulanması gereken bir sevinçtir. Çünkü aynı gün akşamı İzmir’in kurtuluşunun 99’uncu yıl dönümü, tüm gün süren etkinliklerle kutlandı. İzmir Gündoğdu Meydanında ki İzmir’in kurtuluşunun 99. yılında Athena konserini 100 binler izledi. Mitingin olduğu gün ve akşamı TV’lerde boy gösteren bildik hekimler hepsi demeç yarışına girdi; Demek ki ortada bahsettikleri pandemi yoktu! Ama aşağıdaki sıralı demeçleri vardı. O verdikleri demeçler ile ne kadar dürüst, ne kadar bilimsel konuçtuklarını ve ne kadar da siyasi tavrı içinde olduklarını anlamaya çalışalım.
SORUMLULARA SORUŞTURMA AÇILSIN!
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Osman Öztürk, aşı karşıtlarının yaptıkları ve sürdürdükleri girişimleri halk sağlığına kötülükten başka bir anlam taşımadığını vurguladı. Ve miting hakkında Sağlık Bakanlığının, “soruşturma yürütmesini bekliyoruz.” dedi.
MİTİNG OLUNCA, HALK SAĞLIĞI TEHLİKEDE
İstanbul Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy da “Enfeksiyon hastalığı ve tedavisi miting konusu mudur? Böyle bir saçmalık olabilir mi? Zaten Türkiye’de isteyen aşı oluyor, isteyen olmuyor. Demokrasilerde ifade, miting, toplantı ve yürüyüş özgürlüğü vardır ancak kimsenin halk sağlığını tehlikeye atma özgürlüğü olamaz. Sağlık Bakanlığı ve hükümetin böyle bir girişime izin vermemesi” gerektiğini belirtti.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Duran Tok, aşı karşıtlarının dedikodulardan başka argümanı olmadığına değinerek, “Bilimsel gerçekler bilimsel çalışmaların sonuçlarıyla ortaya konulur. Sadece geleceğe yönelik endişelerle bir sonuca varmak rasyonel değildir” ifadelerini kullandı.
MİTİNG PANDEMİYLE MÜCADELEYE ZARAR VERİR!
Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Bengi Başer mitingle ilgili, “Bilimsel dayanağı olmayan yalanların alenen ortaya serilmesi, meydana çıkması halk sağlığı ve pandemi ile mücadeleye zarar” vereceğini söyledi.
RUHSATI OLMAYAN AŞIYA, ÜNAL VAR DEDİ!
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Yoğun Bakım Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Necmettin Ünal, “Hiçbir aşı karşıtının bilimsel kanıta dayalı argümanı yok. Bu mitingi organize edenler, toplum sağlığının bozulması için aktivistliğe soyunanlar. Bu kişiler taammüden insan öldürmeye teşvik suçu işlemektedir. Adalet mekanizmasının gerekli soruşturmaları başlatmaları gerekir. Pandemi aynı zamanda olağanüstü bir durumdur. Toplumu yanlış etkileyecek girişimlere olanak verilmesi vatandaşı tehlikeye atmaktır. Bizleri ABD’nin adamı ilaç firmalarının temsilci olmak yalanıyla suçlayanların saçma iddiaları tek tek ABD mRNA aşısına kullanım ruhsatı verdi. Diğer ülkelerde de bu ruhsatlar verilecektir. Aşı karşıtlarını ortaya koydukları yalanlar çürütülmeye devam ediyor." dedi.
MİTİNGDE, ‘Bulaş riski artar’
Baktılar 9 Eylül günü miting için, İstanbul Valiliğinin bir çekincesi yok, Maltepe Kaymakamlığının üstelik sayfasından kaldırdığı açıklamasına sığınarak, mitingin iptal olduğu haberini yaymaya başladılar. Hukukçu Başar Yaltı da “Pandemi şartları tıbbi zorunluluk olarak düşünüldüğünde aşı karşıtlarının bir takım girişim ve sosyal haklardan kısıtlanması halk sağlığı açısından gereklidir.” diyerek, bu sefer de mevcut hukukun, mitingin yapılmasına engel olacağı vurgulandı.
EĞİTİMLİ VİRÜS
Aynı ekipten hiç kimse İzmir’deki Athena konserine ses çıkartmadı. Çünkü operasyonel, eğitimli ve siyasi tavırları olan bu virüs, kendisine karşı gelindiği tüm hallerde bulaşıyor, konser gibi alanlarda ise bulaşmıyordu.
“VALİLİK İZNİ İPTAL EDİLSİN!”
İstanbul Valiliğinin miting ile ilgili bir çekincesinin olmayacağını duyurması ile 11 Eylül Maltepe mitingine katılımı düşürmek için bu sefer de TTB İçişleri Bakanlığına müracaat etti. Mitinge İstanbul dışından gelecek olanlar için İçişleri Bakanlığı genelgesi hatırlatıldı. Toplum sağlığı açısından kabul edilemez olduğu belirtildi. Hatta dünyada Covid-19’a “223.491.125 kişinin yakalandığı, 4.611.473 insanın öldüğü bir” salgında, bu miting yapılmasın diyorlardı. İçişleri Bakanlığı genelgesi hatırlatılarak 48 saat öncesinden negatif testi olmayanlar seyahat etmesinler, otobüsler kontrol edilsin diyerek şikayetlerini belirttiler.
TTB dilekçeyi İçişleri Bakanlığına yolladığı gün, İzmir’de Athena konseri başlamıştı. Ama onu CHP düzenlediği için ses çıkartmadılar. Ne de olsa o gün İzmir’in kurtuluşuydu. Artık biliyoruz ki Sibel Can’da dahil bir çok konserde bu virüs kesinlikle bulaşmıyor!
AŞI KARNESİ ve PCR TEST OLMAYAN MİTİNGE ALINMAYACAK!
Aşıyı bill gates sıvısı olarak görenlerin yaptığı mitingde ancak böyle bir mizah yapılırdı. Nitekim bu da tuttu. İstanbul’a otobüsle gelmek isteyenlerin bir kısmı iptal etmeye başladı. İDO seferlerinde aşı ve PCR testi olmayanları kabul etmedi. Zaten bir felakete dönüşen otobüs talepleri iyice dip yaptı. Diğer tarafta ise mitingin iptali için yapılan çabalar devam ettirildi.
MİTİNGE ERDOĞAN DİRENDİ, KILIÇDAROĞLU TESLİM OLDU!
Cumhurbaşkanlığına binlerce mesaj yollandığını öğrendik. Erdoğan bunların hiçbirine itibar etmedi. Ama miting platformu, ses düzeni ve miting alanının süslenmesi konusunda ABP Genel Başkanı Bedri Yalçın’a İBB’nin üstleneceği sözü veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ne yazık Cuma günü olduğunda genel başkanlığa gelen 1.500’ün üzerinde tepki mesajlarından dolayı vazgeçmek zorunda kaldığı, daha doğrusu gücünün yetmediğin öğrendik. Fakat daha sonra bir kez daha Kılıçdaroğlu’nun devreye girmesi ile Maltepe Belediyesi elektrik bağlantısı olmayan ses düzeni ve 8 tane Türk Bayrağını miting alanına asmayı başardı. Cuma akşamı alana bayrak asan belediye görevlilerinde Atatürk bayrağı getirmeleri istedik. Ama başarılı olmadık. Cumartesi ise elektrik olmayınca saat 12.30’de bulduğumuz, üzerinde ses düzeni olan bir minibüs ile miting yapmak zorunda kaldık.
SÜNGÜ YERİNE İĞNE
Sonuçta mitingin iptal edilmesi yönünde Cumhurbaşkanlığına yapılan taarruz etkisiz kalırken, Kılıçdaroğluna rağmen CHP’ye yapılan taarruz etkili oldu. Belki CHP adına mitingde bir başkan yardımcısı da konuşma yapacaktı. Ama olmadı!. İzmir’de ise düşman işgalinin 99. Yılı büyük törenlerle kutlanırken, o düşman bu sefer süngü yerine, Türk milletine sıvı zerk etmekle meşguldü. Onun için tam bağımlılıktan dolayı plandemi anlaşılmamıştı. Düşman yine virüsün mutasyonu gibi kılık değiştirmiş ve varyantları oluşmuştu. Ve bu miting Kılıçdaroğlu’nun emanetçi olduğunu da gösterdi. Demek ki CHP iktidarda olsaydı bu mitingi kesinlikle yapamazdık.
Bu şartlar altında miting yapıldı. Yapıldı ama Türkiye’de en çok haber olan, en çok engellenmek istenen mitinge dönüştü. Dönüşmekle kalmadı, plandemi savunucularının arkasında kimler olduğunu da tek tek gösterdi. Ve göstermeye de devam ediyor.
Ortada bir salgın yerine, küresel güçlerin insansız yeni dünya düzene geçiş, köle ve robot olacaksınız emirleri vardı. DSÖ üzerinden yapılan talimatlara uymayanlar cezalandırılacak, karşı gelenleri susturacak ve sindirecekti. Aslında Gökhan Oğuz gibi bir sanatçının bu twitter mesajı da anlattıklarımızın özetidir. Demek ki dokunulmazlığını bu twittine borçlu.
MİTİNGE İLK ABD HABER AJANSI AP GELDİ
Mitingin başlama saatlerinde ilk ziyaret ABD merkezli haber ajansı olan AP-Associated Press’den geldi. Anlaşılan Maltepe mitingi Türkiye’de direkt kendisini hedefi aldığı için küresel güçlerin dikkatini çekmişti. Arkasından Reuters Maltepe Uyanış Mitingi haberini bütün abonelerine geçti.
Artık Türkiye’deki medyanın babaları devreye girmişti. Reuters’in haberine göre; mitinge 2.000'den fazla Türk Cumartesi günü İstanbul'da aşılar, testler ve maskeler de dahil olmak üzere koronavirüsle ilgili hükümetin yeni karalarına (6 Eylül) yanıt verdi. Reuters tanıklığına göre, “İstanbul'un Maltepe semtinde hükümet onaylı mitinge katılan protestocuların aşı kanıtı veya negatif test göstermeleri istenmedi.” Buna da polis müdahale etmediği yazıldı.
Reuters haberinde diğer bir gözlemde, Türkiye'nin bu tür en büyük protestosunda çoğu maskesiz insanlar sloganlar attı, pankartlar ve Türk bayrakları taşıdı ve diğer bazı ülkelerdeki aşı karşıtı mitingleri tekrarlayarak bireysel hakları savunan şarkılar söyledi. Reuters’in dikkatinden kaçmayan başka bir hususta, Türkiye'nin en çok konuşulan Twitter hashtag'i "Her Yer Maltepe Her Yer Direniş” olduğunu da yazdı. Tabii ki bu hastag 1 milyona giderken durduruldu.
Miting sona erdi fakat tartışmalar bitmedi. Mitingi iptal ettirmeyenlerin kullandıkları aracılar miting sonrası görüşlerini şu şekilde ifade ettiler;
Prof. Dr. Bengi Başer
Sistemi kilitleme çağrısı yapılıyor. Devletin salgınla mücadele eden kurumları da suça teşvik eden açıklamaları izlemekle yetiniyor.
Prof. Dr. Güner Sönmez; Sağlık çalışanı bunun için mi can verdi? Haklarınız ödenmez teraneleri buraya kadarmış.
Prof. Dr. Erhan Tenekecioğlu, Tıbbiyeli kardeşlerim, işte sağlıkçıların emeğine gösterilen saygı. Yabancı dil çalışın.
Prof. Dr. Derya Unutmaz; Aşı karşıtlarıyla mücadelemi sonlandırıyorum. Devlet, en ufak müdahalede bulunmazken mücadele etmek artık bize düşmez.
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol; Doktorlar yuhalatıldı, ‘sistemi kilitleyin’ buyuruldu. Pandeminin neden yönetilmediğinin şifreleri bu mitingde.
Prof. Dr. Mustafa Cankurtaran; Bunca emek, özveri, can kaybı bunun için mi? Nasıl olur da bu mitinge izin verilir?
TTB: Tedbirler keyfi, mücadele samimiyetsiz; “Şarlatanlardan hesap soracağız”, “Tıp fakültesinde temel ders: Faşizm” pankartlarıyla sağlıkçılar hedef alındı. Türk Tabipleri Birliği, Maltepe’de HES kodu ve test sonucuna bakılmamasına işaret etti: Basın açıklamalarına dahi izin vermeyen iktidar bilimi yok sayanlara sessiz kalarak müdahalelerin keyfiyete dayandığını ve pandemiyle mücadelede samimiyetsizliğini bir kere daha gösterdi.
Sağlıkçılar Bunun İçin mi Can Verdi?
İstanbul’da tartışma konusu olan aşı karşıtlığı mitinginde kimsenin gitmeyeceği aşı randevuları alınıp sistemi kilitleme çağrısı yapıldı. Salgınla mücadelede canlarını ortaya koyan sağlıkçıların isimleri okunarak hedef gösterildi. Mitinge onay verilmesine tepki gösteren bilim insanları, “Yüzlerce sağlık çalışanı bunun için mi can verdi? Haklarınız ödenmez teraneleri buraya kadarmış” dedi.
MİTİNG BÜTÜN EZBERLERİ BOZDU!
Sanki bu mitingin yapılması plandeminin bittiğinin bir ifadesi olarak kabullenildi. Nitekim doğruydu. Türkiye’de bu çapta her görüşten insanın bütün engellemelere rağmen ki buna miting alanına ulaşıp ama giremeyenler de dahil korkmayan büyük bir çoğunluk olduğunu gördüler. Devlet onun için buna izin vermemeliydi. Bu DSÖ’ye uluslararası güçlere karşı bir saygısızlıktı. Zaten hekimler Türkiye’nin bu mitinge izin vererek plandemi oyununda sınıfta kaldığı haykırıyorlardı. Hatta bu mitingin iptal olacağı yönünde kendilerinden çok emindiler.
TTB, uzman doktorlar ve diğer bilim adına konuştuğuna iddia eden insanlar 9 Eylül İzmir Athena konserinden sonra da İstanbul Kartal’da 12 Eylül’de tarihinde Komünist Partisinin yaptığı miting hakkında bir çift laf etmediler!... Tahminimize göre basın-yayın organları bu yönde bir gündem yaratmadı! Ya da Türkiye’deki Komünistler, Athena grubu gibi bill gates sıvısı oldu! Zaten TKP mitingine katılanlar Komünist olduğu için maske de takmışlardı.
Böylelikle medya ile medyatik hekimlerin, bu konser ve mitingi görmemesi Maltepe mitinginden ne kadar çok korktuklarını ve siyasi bir tavır içinde olduğunu da fazlası ile gösterdi.
Sırada LOKUM var!..
Bundan sonraki, küresel güçlere karşı yapılan, “Büyük Uyanış” Plandemi Mitinginde LOKUM dağıtılacak mı?
En son gündeme taşıdıkları ise yine 666’ya bağlanan Gara Covid LOKUMLARI oldu. Lokum ile nerdeyse mitinge, ikiz kulelere çarpmayan uçak misali senaryo yazılmaya başlandı.
Endişeler artınca da lokumu dağıtan parasını ödeyen takipçimiz olan Konyalı Asım Furkan’a ulaştık. İçinde 50 adet baharat olan bu lokumları 11 Eylül mitingine Konya’da ruhsatlı üretimi olan bir fabrikada yaptırdığını söyledi. Anlaşılan endişelenecek bir şey yoktu. Ama kendisinin de kabul ettiği gerçek, bize daha önceden haber verilseydi, lokumlar konusunda bir anons yapılır ve bir de teşekkür edilirdi dedik. Haklı buldu. Kendisi ile daha önceden ABP adına ilişki kuran kişinin bu bilgiyi paylaşmadığından kaynaklandığı da ortaya çıktı.
Lokum Markası olan, Gara Covid LOKUMLARI firma tarafından ironik ve tepki olarak düşünülmüştür.
Yapılan bir söz gereği, bundan sonraki mitinglerde LOKUM dağıtımı aynı marka ile dağıtılmaya devem edecektir.
11 EYLÜL MİTİNGİNİN GERÇEK NEDENİ 3 SATIR
11 Eylül mitingi, 11 Mart 2020 yılında ilan edilen pandeminin, PLANdemi olduğunu ilişkin yapıldı. İleri sürdüğümüz iddia ise adı SarS-Cov-2 virüsünün izole edilmediği yönündedir. Ve izole edilmeyen virüsünde aşısı olmaz diyoruz!
Hepsi bu.
Önemli Not: Mitingin bütçesi; 5 bin 500 TL’dir. O da ses düzenini sağlayan minibüsün fiyatı. Demek ki 5 bin 500 TL’ye Maltepe’den Türkiye ve dünyayı salladık!.. Mitingde dağıtılan lokumdan daha ucuz mal edildi.
Zeynep A... 3 Yıl Önce
Meğer perde arkasında ne engellemelere maruz bırakılmışsınız! Buna rağmen bu engellere rağmen biz on binler orada olduk bu da Allah'ın bir lutfudur. Tüm faklılıklarımıza rağmen bir olduk! Maskesiz mesafesiz insanca bir araya geldik.. Harika bir gündü iyi ki oradaydım iyi ki geldik! Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Bu arada lokum harika lezzetliydi :) lokum hiç yemeyen biri olarak bana lokumu sevdirdi. Buradan teşekkürler ediyorum. Ve buluşmak üzere!
İsmet 3 Yıl Önce
Bill'in adamlarından başka ne beklenir... ALLAH C.C içinde ne olduğu belirsiz sıvıları bedenimize zerketmelerine müsaade etmesin...
Nejat 3 Yıl Önce
Pentagona bağlı olan örgütler grafenli sıvıyı enjekte etmeye çalışıyor...
ferhat 3 Yıl Önce
Pentagon solcularının farkındayız....Gerçek solcular pentagoncu değildir....
Dahi 3 Yıl Önce
Akilli virüs. .vesselâm. artık tamamen Aklımızla alay ediyorlar.fasist chp zihniyeti.